Paylaş
“Bu ne biçim hatırlatma, bilmeyen mi var?” diyeceksiniz ve elbette haklı olacaksınız fakat akla sığmayacak bazı gelişmeler karşısında “Herhalde anlamadılar” diyorsunuz!
Bolu’da, Gölcük Tabiat Parkı’na Ankara’dan gelen bir çiftin pozitif çıkan testin sonucunu beklemeden tatile çıktıkları anlaşıldı.
Karantina kurallarına aykırı davrandıkları için para cezası kesilen çift, ekipler tarafından karantinaya yönlendirildi.
Bu umursamazlığı basiret bağlanması olarak gören de çıkacaktır, muhakeme eksikliği olarak gören de...
Peki Kırklareli’ndeki çiğköfteci M.A.’ya ne diyeceğiz?
Polis ve sağlık ekipleri COVID-19 tanısı konan ve karantinada olması gereken M.A.’yı gelen ihbar üzerine Balkan Caddesi üzerindeki dükkânında satış yaparken bulmuş...
Buna basiret bağlanması veya muhakeme eksikliği denmez herhalde! Vicdansızlıktan akılsızlığa uzanan pek çok seçenek var bu durum için ama neyse... Durum ortada...
Bu iki vaka elbette çok küçük örnekler.
Konya, vaka sayısında kritik seviyelere ulaşmış bir şehrimiz. Konya Tabip Odası Başkanı Eyüp Çetin, “Evine pozitifsin diye gönderdiğimiz, evde kendini izole etmesini istediğimiz insanlar sokakta elini kolunu sallayarak dolaşıyor” diyor.
Bu durumun sadece Konya’ya özgü olmadığını tahmin etmek güç değil.
Kimi işini gücünü devam ettirmek için...
Kimi “hastalığa verilecek tepkileri düşünüp gizlemek” gibi anlaşılması güç nedenlerle...
Kimi cehaletten, kimi temelsiz cesaretten...
Kimi ahmaklıktan, kimi takmamazlıktan “hasta değilmiş gibi” hayatına devam ediyor, edebiliyor...
Ölümcül riskler oluşturan bir virüs taşıdığını bile bile tatile çıkmak, bulaş riskini bile bile dükkân açmak, başkalarının canına mal olabilecek bir yürüyen tehditken çarşıya pazara karışmak, eşle dostla görüşmek...
Dünyadan gelen haberler virüsün yeniden yükselme eğilimine girdiğini işaret ediyor. İtalya, İngiltere, Fransa, Portekiz, İspanya gibi ülkeler diye saymanın manası yok, tüm dünya teyakkuz halinde.
Kiminde karantina uygulamalarına geri dönülüyor, kiminde açılan bazı işletmeler yeniden kapatılıyor, sınırlar tekrar sıkılaştırılıyor.
Türkiye de belli bir eşiğin altına inmekte güçlük çektikten sonra, gün geçtikçe yükselen bir artış baskısıyla mücadele verir hale geldi...
Hal böyleyken virüse mi çare düşüneceksin, virüs taşıyan virüs şeklindeki zihniyete mi, şaşırıyorsun işte...
Şaşırıp kalıyorsun virüs taşıyan virüslü zihniyete...
İnsanoğlu, ah be kardeşim...
Paylaş