‘UFO al götür beni uzaklara’

YAKLAŞIK bir ay önce Tire’de mısır tarlasında bekçilik yapan Gani Çakır adlı vatandaş bir grup uzaylı tarafından tehdit edildiğini iddia etti.

Haberin Devamı

Bu haberi zaman içinde başka örneklerini de gördüğümüz türden “Vatandaşa UFO şoku” haberlerinden farklı kılan da bu “tehdit” kısmıydı.

Benim de dahil olduğum UFO görmemiş kitleler tarafından “Ahahaha! Ne içtin abi sen?” tepkisiyle karşılanan önceki haberlerde vatandaşla direkt iletişim kurulduğunu, hele Türkçe hitap edildiğini hiç hatırlamıyorum.

 


SELEKTÖRLE İLETİŞİM

 

 

Oysa Gani Çakır önce el feneriyle “selektör yaparak” iletişime geçtiği uzaylıların parlak kıyafetlerle tarlada 5-10 dakika arz-ı endam eyledikten sonra kendisine Türkçe tehdit savurdukları konusunda ısrarcıydı:
“...Metalik bir ses ve bozuk bir Türkçe ile bana uzay gemisinden ‘Bizimle uğraşma seni yok ederiz’ diye anonsla seslendikten sonra gökyüzünde hızla kayboldular. Çok korktum...”
Uuuuuu, ben de titredim açıkçası...
Ancak kafamda soru işaretleri de oluştu tabii.
Yanlış anlamayın, Gani Çakır’a yürekten inanıyorum!
Zaten daha önce de yine Tire’de bir çift “Bir uzaylı başçavuş önderliğinde iri gözlü, koca kulaklı, şeffaf, uçar gibi tersten yürüyen uzaylı mangası”nın tarlalarında bir süre “eyleştiğini” söylemişti.

 

Haberin Devamı


MİLLİ VE YERLİ UZAYLI

 

 

Yani milli ve yerli olmadığı kesin olan hain “zuzaylılar”, Tire üzerinden açık bir algı operasyonu yürütüyor.
İntergalaktik bir vesayet savaşı amaçlıyorlar, milli gelirimizi, toplumsal moralimizi, hep ihtiyaç duyduğumuz birlik ve beraberlik ruhumuzu karadeliklerde heba etmek istiyorlar.
“Siz kimsiniz ya?.. Burası Türkiye. Gözlemlenebilir evren veya sınırları çevresinde hareket edebilirsiniz, diğerleri (mesela Tire) izne tabi. Uzayda gezmenin de bir adabı var” demek en iyisi tabii...

 


KAFADA GALAKTİK SORULAR

 

 

Haberin Devamı

Ancak Gani Çakır’ın el feneriyle “Gidin la burdan, yoksa taşı ekleştiririm katı yakıt iticilerinize” demesini takiben uzaylıların verdiği cevabın kişisel bir uyarı olduğundan emin değilim.
Gani Çakır uzaylıların Türkçe telaffuzunun bozuk olduğunu ve açıkçası ses sistemlerinin de biraz tel maşa olduğunu belirtiyordu.
Kafamdaki soru işareti de bu noktada belirdi zaten.
Acaba bu hadsiz uzaylılar “Bizimle uğraşma yoksa seni yok ederiz” değil de “Bizimle uğraşmayın, yoksa sizi yok ederiz” diyerek tüm insanlığı tehdit etmiş olamaz mı eyyy sevgili dünyalı okur?! Öyle ya; benim gibi dandik bilimkurgu film meraklıları gayet iyi bilir ki dünyayı ele geçirmeye çalışan uzaylıların temel argümanları bellidir.

 

 

Haberin Devamı

AL SANA X IŞINI

 


Eğer bizim yüzüne bakmadığımız toza toprağa, çalı çırpıya yakıt olarak ihtiyaçları yoksa hep aynı bahaneye sığınırlar:
“Dünyanın içine ettin ey insanlık. Kendi kendini idare edemiyorsun, barış içinde yaşayamıyorsun, hem kendi türünün hem de gezegenindeki diğer tüm varlıkların canına okuyorsun. Canım gezegeni çöp ettin, savaşa ve nefrete doymadın. O zaman al sana lazer, al sana x ışını!..”
Haksız mı peki uzaylılar?
Barışamayan, nefret ve ölüm üreten, yarattığı vahşete inanç veya siyasi görüş kılıfı geçirmekte ustalaşan, milyarlarca insan açlık içindeyken üretilen yiyeceğin önemli bölümünü çöpe atan, çıkarcı, köktentüketici insanoğlu bu “dayılanmayı” hak etmiyor mu?
Lunaparkta oynayan çocukları, otobüs durağında bekleyen masumları, tek koruması bebek arabası olan 2.5 yaşındaki Asya’yı hatırlayın yeter...
Haksız mı peki uzaylılar?
Pek sevdiğim Softa grubunun “UFO” adlı şahane şarkısı eşliğinde huzurlarınızdan ayrılırım...
“Ne var orada?/ Uzaylı yol ortasında/ Barış için mi gelmiş yoksa?/ Dedi ‘İşim olmaz barışla, hastayım sana/ Götürmeye geldim uzaklara’/ Ufo al götür beni uzak diyarlara/ 
Ufo al götür beni uzak diyarlara...”

Yazarın Tüm Yazıları