Işınla beni Scotty

GÜNDEM denen dönme dolapta, cinnetin eşiğinden çıkıp gelme haberler dönüp duruyor.

İki yaşındaki Semanur, babası tarafından dövülerek öldürülüyor.
Üç yaşında olan ve hem annesi hem babası cezaevinde yatan Ekin, kreşi olmayan bir başka cezaevine naklediliyor.
10 aylıkken annesiyle girmiş içeri, dışarı çıkınca annesini, içeri girince arkadaşlarını özlüyor.Muğla’da bir kadına tecavüz eden 8 kişiye beraat kararı çıkıyor.
* * *
İstanbul’da 3 bin 500 okula ücretsiz dağıtılan “Okulun Sesi” dergisinde, dikkatsizlik ve unutkanlık yaşayan çocuklara “hacamat” yaptırılması tavsiye ediliyor.
Hacamat, malumunuz “damardaki kirli kanın jiletle kesilerek vücuttan atılması” olarak biliniyor...
Derginin yazarları arasında “Milli Eğitim” yetkilileri de var.
Aynı milli eğitim sistemi, okuldaki kantini protesto eden ve arkadaşlarıyla simitli, meyve sulu alternatif dayanışma masası açan liseli öğrenciye 5 gün uzaklaştırma cezası veriyor mesela.
Vay benim köse sakalıma.
* * *
Birgün gazetesinde Serbay Mansurluoğlu’nun İstanbul Kilyos’taki sosyal tesislere yerleştirilen ve bugün “Haydi artık dönün memleketinize” denilen Vanlı depremzedelerle yaptığı röportajı içim ezilerek okuyorum.
İçlerinden biri “Bütün bu onursuzlukları yaşayacağıma Van’da kalıp çadırda çocuğum ölseydi emin olun bu kadar üzülmeyecektim” diyor.
İnsan evladının ölmesini ister mi?
Düşünün nasıl bir ruh haline sürüklenmiş.
Bu arada televizyonlarda Van’a yardım kampanyalarında esip gürleyen, toplamda 130 milyon liraya yaklaşan yardım sözü verenlerin “kof” çıktığını duyuruyor gazeteler.
Bir “aslan parçası”, “Sarhoştum, hatırlamıyorum” diye savunuyor kendisini.
Vah benim insanlığıma.
* * *
Bu haberlerin örneği, benzeri, devamı çok.
Kendimi Ferdi Tayfur gibi ifade etmem gerekirse “Durdurun dünyayı başım dönüyor/Felek halimize gülecek gibi” diyeceğim yerdeyim.
Kendimi Kaptan Kirk gibi ifade etmem gerekirse “Işınla beni Scotty” diyeceğim yerdeyim.
Peki nereye gideceğim?
* * *
Aslında fazla uzağa gidemeyeceğimi biliyorum.
Fakat yayın hayatına yeni başlayan “Popular Science Türkiye”nin tahmin ve önerileri var.
“Dünyadan Sonra” konulu kapakla çıkan bu köklü ve meşhur popüler bilim dergisi “er geç canına okuyacağımız” dünyadan sonra insanlığın nerelere, nasıl, ne zaman kaçabileceğine kafa yoranlarla görüşmüş.
Bizi değilse de gelecek nesilleri çok ilgilendirecek bir “Dünyadan öte köy var mı?” yazısı çıkmış ortaya.
“Işınla beni Scotty?” diyesim ve kalkacak ilk araçla fezanın derinliklerine yol alasım var.
Işınla Scotty, ışınla abi...
Yazarın Tüm Yazıları