Eyy, vayy oyy!

Belli ki heykelcikte durduğun gibi durmuyorsun.
Times’a ilan verip Gezi’ye sahip çıkan Sean Penn’e ödül vermek sende (hem de iki kere!), Susan Sarandon’u en iyi kadın oyuncu seçmek sende; sen ne biçim organizasyonsun, öksür de bilelim, annadın mı?
Niye benim Necati Şaşmaz’ıma hiç ödül vermezsin? Çünkü senin aklın fikrin çapulculukta.
Koy sandığı bakalım ‘Şefkat Tepe’ mi kazanıyor, ‘Kara Kuğu’ mu; ‘Olsa da Yesek Keşkek’ mi kazanır, ‘Cinema Paradiso’ mu?
Keza eyy Tony, sözüm sanadır.
Vanessa Redgrave’e nasıl ödül verirsin sen?
Bu Vanessa namlı komünisttir bir kere. Sen Devrimci İşçi Partisi kuracaksın, kızıl bayrak açıp Londra’da nümayiş yapacaksın, Oxford Sitrit’i tarumar edeceksin, sonra gelsin Oscar, gitsin Tony.
Filistin Kurtuluş Örgütü’nü desteklemişmiş de, Çeçen tutsağın kefaletini cebinden yatırmışmış da, her türlü özgürlük mücadelesine destek vermişmiş de, hep göz boyama bunlar.
Bu kadına nasıl olur da UNICEF İyi Niyet Elçisi der, Tony nasıl ciddiye alır?
Oscar’ı hiç saymıyorum, sildim defterden zaten. Çapulcu destekçisi bir komünist bu be; eyy ey de heyy heyyy!
Vayyy Kıralıça Elizabeth, vay!
Torununun torununu görecek yaşa geldin hâlâ yaşına, başına, tahtına uygun davranmıyorsun.
Affedersin o Keltoş Ben’i, Ben Kingsley’in kafasına omzuna kılıç değdirip “Sir” ilan etmek ne demek?
O da Oscar almış (Ya, var ya... Bittin oğlum sen Oscar; Nobel senin yanında milliyetçi/muhafazakâr ve bana uyacak şekilde demokrat, kararında liberal kalır!) zaten.
Haydi Oscar belli ki önüne gelene heykelcik uzatıyor, sen koca Kıralıça olmuşsun Gezi çapulcusunun payandasına unvan dağıtıyorsun.
Seninle Bakingam Palas’ta muhabbetimiz var, Türkiye’de gezmişliğim, halı sahada Hakan Şükür’le tanıştırmışlığım var; bu hukukumuzu unutup Çapulovski Keltoş Ben’e yok, sör, yok lord; geç bu işleri allasen!
Oyyy BAFTA oyyy!
Duyan, bilen de mühim ödül sanır seni.
Vandal Roger nam, Roger Waters gelecek benim üniversiteme, kızlı erkekli konsere (hem de ayahkkabılarıyla) gidecek çapulcular, o da yok “Gezi” diyecek, yok “Mücadelenizi destekliyorum” diyecek, şarkı üstüne şarkı söyleyecek, olaylarda ölenlerin resimlerini türlü dış mihrak teknik desteğiyle ekrana yansıtacak, BAFTA ödül verecek!
Şarkıları güzel olsa o Pink Floyd 250 milyon yasal albüm satacağına 251 milyon satardı bir kere.
Bizim Mehmet Ocaktan “Kandırmışlar Roger’ımı” diye yazmış, olmayana yergi yöntemiyle kendi kafasını da karıştırmış ama ben yemem; duvar altında kalasıca Racır...
Eyyy ödül verenler, bu sözüm kulağınıza küpe olsun, siz zaten iyi bilirsiniz küpe takmayı: “Vi hev meni men, orrayt!”