100 bin dolarlık banknotun üzerinde kimin resmi var
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
NICK Hornby'nin mükemmel bir kitabı vardı ‘‘High Fidelity’’ diye. Buralarda yayınlandı mı, vallahi bilemeyeceğim.
Ama geçen sene filmi gösterildi sinemalarda. Hani John Cussack oynuyordu. Her neyse, bu kitapta sevdiği kadın tarafından terk edilen, kendisini sefil hisseden bir plak dükkanı sahibinin öyküsü, inanılmayacak derecede komik anlatılıyordu.
Kitabın kahramanını sevmemin pek çok nedeni vardı. Ama en önemlisi liste tutkusuydu. Popüler müzik bilgisi normalden biraz fazla olanlarda zaten bulunduğuna emin olduğum bu tutku bende anormal derecededir.
İlk listelerimi ortaokul yıllarında yapmaya başladım. Her çarşamba gecesi BBC World Service'ten Top 20 listesini dinliyor, bu listeden beğendiğim şarkıları seçerek, Nişantaşı'nın en hızlı 45'lik getiren dükkanı Cemre Müzik'te Hayrullah Abi'nin yanında alıyordum soluğu.
Sonra o plaklar getiriliyordu ve ben de bu çabam sayesinde bedavadan o şarkıları kaydedebiliyordum.
Sonra Billboard'dan ABD listelerini, Melody Maker'dan da Büyük Britanya'yı takip etmeye başladım. Pek ciddiye almadığımız Hollanda, Almanya, Japonya listelerini filan da tırmalıyorduk fakat asıl hastalığımız ABD ve İngiltere'ydi.
Yavuz Aydar, TRT 3'te belli aralıklarla Billboard Listeleri programı yaptığında zevkten dört köşe olurduk.
Kendi listelerim de vardı tabii ki. En sevdiğim şarkıları sürekli listeliyordum zaten. Fakat bir de detaylı listeler vardı.
Mesela, ‘‘En iyi gitar sololu parçalar listesi’’, ‘‘En iyi Led Zeppelin (Veya Wishbone Ash, Uriah Heep, Deep Purple, Grandfunk Railroad, sayın işte aklınıza ne geliyorsa) şarkıları listesi’’, ‘‘En uzun davul soloları listesi...’’ Böyle uzayıp giden bir listeler defterim vardı.
* * *
Uzun lafın kısası ‘‘High Fidelity’’nin sefil kahramanına, ‘‘Terk edilme durumunda dinlenecek şarkılar’’, ‘‘En iyi cenaze şarkıları’’ gibi detaylı listeler yaptığı için kanım ısınmıştı.
Liste tutkumu herhalde özetleyebilmişimdir. Durumu netliğe kavuşturduğumuza göre asıl meseleye gelelim. Geçen bayram, bir arkadaşımı ziyaret ettim.
Kitaplığını karıştırırken, karşıma bir anda ‘‘The Book Of Lists’’ diye bir kitap çıkınca aklımı kaybediyordum.
487 sayfalık kitapta, aklınıza gelebilecek her konuda yüzlerce liste vardı. Arkadaşıma yalvaran gözlerle bakıp, ‘‘Ne güzel bir kitabınız var’’ dedim. Cevap olarak sadece ‘‘Alabilirsin’’ dedi.
O dakikadan itibaren kitapla yatıp kitapla kalktığımı söyleyebilirim.
Kitapta şöyle listeler var: ‘‘Bakir ölen 7 ünlü erkek’’, ‘‘Küvette gerçekleşen 15 ünlü hadise’’, ‘‘En çok ısıran 9 köpek türü’’, ‘‘İnsanoğlunun en büyük 14 korkusu...’’
Mesela, çoğumuz 100 dolardan büyük Amerikan Doları banknotu görmemişizdir değil mi? Hatta en büyük dolar banknotunun 100 dolar olduğunu düşünenlerin sayısı bir hayli fazladır.
Söz konusu kitapta, en yüksek 5 dolar banknotu ve üzerinde kimlerin portrelerinin bulunduğunu gösteren bir liste var.
Bu banknotlar ortalıkta dolaşmıyor tabii ki. ABD'de birine çıkarıp 100 bin dolarlık banknot uzatsanız, FBI başta olmak üzere herkesi başınıza toplarsınız zaten.