Paylaş
TÜRKİYE son yıllarda yerli kaynak diye enerjide kömür yatırımlarına ağırlık verirken dünya tersine gidiyor. Dünyada ilk kez bu yıl fosil yakıtlara yatırımın azaldığı açıklandı. ABD ve Çin gibi devler, özellikle güneş enerjisi yatırımlarına hız veriyor.
Bu da güneş sistemlerinde teknolojinin büyük bir hızla ilerlemesini, maliyetlerin de düşmesini sağlıyor. Yine bir araştırmaya göre bugün yüzde 40’a ulaşan maliyet düşüşü, 2025’te yüzde 60’lara kadar düşecek. Güneş enerjisi alanındaki teknolojik ilerleme o boyutta ki, yakında her bireyin elinde küçük portatif bir panelle kendi enerjisini üretebileceği konuşuluyor. Aslında bu, enerji sektöründe büyük bir devrimin sinyallerini veriyor.
Türkiye’de yatırımcılar bugünlerde Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) kapsamında gerçekleştirilecek Konya Karapınar’daki 1000 megavatlık ilk güneş enerjisi yatırımı ihalesi için geri sayıyor. Duyduğumuza göre 30’u aşkın şirket ihale için şartname aldı. Yerli şirketlerden bazıları, Çin ve ABD gibi güneş enerjisinde öncü ülkelerden yabancı gruplarla birlikte ihaleler için hazırlık yaptı. Fransa, ABD ve Çin gibi ülkelerden ilgilenen yatırımcılar var...
Bu ihaleye katılıp katılmayacağını bilmiyorum ama güneş enerjisi sistemlerine yönelen yerli gruplardan biriyse Zorlu. Önceki akşam girişimci destekleme platformu Endeavor’un 23’üncü yılını kutlamak için katıldığım toplantıda Zorlu Enerji Grup Başkanı Sinan Ak’la sohbet etme fırsatım oldu. Zorlu, son yıllarda giderek sıkıntılı bir sektör haline gelen enerjide yatırım yapan neredeyse iki üç gruptan biri.
GELECEK GÜNEŞTE
Zorlu Grubu’nun güneş enerjisine özel bir ilgisi var. Geçen yıl en az 500 milyon dolar yatırımla güneş paneli üretimi yapabileceklerini açıklamışlardı. Ak’a bu yatırımın ne aşamada olduğunu sordum. Şunları anlattı: “Güneş enerjisinde teknoloji çok büyük bir hızla gelişiyor. O yatırımı yapmak yerine ABD’nin en önemli güneş sistemleri üreticisi First Solar ile farklı bir anlaşma yaptık. First Solar’ın Türkiye dahil 26 ülkede distribütörü olduk. Anlaşmamızda yatırım da var. First Solar Türkiye’de yatırıma karar verirse, bunu Zorlu ile birlikte yapacak.”
Dünya ve Türkiye’de enerji üretimi için gelecek güneşte. Teknolojideki gelişme ve bu teknolojiye erişime ilişkin haberler ise umut verici.
THY’NİN REKLAM YILDIZI ZACH KİNG GELİYOR
Şubatta yapılacak turizm toplantısına sadece işadamları gelmiyor. Önemli seyahat bloggerları da konuk olacak. Konuklardan biri ise THY uçaklarında karşımıza çıkan ünlü internet fenomeni Zach King olacak. King, Vine’da çektiği sihirbazlıkla optik yanılsama arası videolarıyla ünlenen, ardından Snapchat, YouTube ve Instagram gibi kanalları da kullanarak internet fenomenine dönüşen bir isim. Bulut Bağcı’nın dikkat çektiği gibi algı önemli. Türkiye’nin dünyada giderek kötüleşen algısını düzeltmesi gerekiyor. Ama bu sadece birkaç toplantı, davetle olacak bir şey değil. Daha fazlasına hepimizin ihtiyacı var!
BİR ‘ADA’M VAR!
KUZEY Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilk ziyaret ettiğim yıl 1993’tü. Türkler ve Rumların birlikte yaşadığı Pile ilçesine giderken, yolda verdiğimiz molada dönemin Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’la karşılaşmıştık.
Ailesi ile hafta sonu bir kır lokantasında yemek yiyen Denktaş, sonra kendi kullandığı arabası ile bize eskortluk yapmış ve ilçeye getirmişti. Yol boyunca da hem fotoğraf çekmiş, hem ilginç mekanları göstermişti.
Köyün ortasında iki kahve vardı. Birinde Rumlar birinde Türkler oturuyordu. Denktaş ilk önce Rum vatandaşların kahvesine gitti. Gördüğü ilgi, iki toplumun hep birbirine düşman olduğunu düşünen bizim için gerçekten çok şaşırtıcıydı. Kıbrıslıların “demokratik ve hoşgörülü” yüzünü ilk kez orada tanımıştım.
Sonraki yıllarda KKTC’ye çok seyahatim oldu. Ancak bunca sene gidip gelmeme karşın adanın zenginliğini hiç öğrenmemişim. Hürriyet Gazetesi’nin TÜRSAB’la birlikte düzenlediği, Taş Yapı’nın da sponsor olduğu “Kuzey Kıbrıs’ı Keşfet” başlıklı iki günlük programa katılınca bu gerçeği gördüm.
HEDEF 2 MİLYON TURİST
Yılın 300 günü güneş gören KKTC’nin tarihi 10 bin yıl öncesine gidiyor. Güzellik tanrıçası Afrodit’in doğduğu ada, Shakespeare’in Othello’suna ilham olmuş. Salamis harabeleri, Bellapais Manastırı, şimdiki adı Lala Paşa Camii olan St.Nicolas Katedrali gibi değerlere sahip olan KKTC, şimdi farklı bir tanıtım atağına hazırlanıyor.
Hedef 2 milyon turist. Tanıtım ihalesini alan konsorsiyumda, yerel ajans Çehreli ile birlikte bir zamanlar Türkiye’nin tanıtımını da yapan ünlü ajanslardan dDf (Dream Dizayn Factory) yer alıyor. Tanıtım kampanyasında Türkiye’nin 10 şehrinde yapılacak road showlar da var.
dDf’in ortaklarından Arhan Kayar, kampanyanın tarih, kültür, yemek gibi varolan değerleri ortaya çıkarmayı hedefleyeceğini anlatıyor. Kampanyanın “Bir Adam Var” teması üzerine kurulabileceğini de söylüyor.
Bir yandan Kıbrıs’ta barış görüşmeleri sürerken diğer yandan KKTC, ekonomisini sağlam temellere oturtmak için çaba harcıyor. Taş Yapı’nın yeni havalimanı yatırımı ise gelecek umutlarının simgesi.
Türkiye’ye bir saat uzaklıkta “bir ada var.” Üstelik Türkçe konuşuluyor. KKTC’yi keşfetmemek büyük kayıp!
REİNA TURİZMİN 11 EYLÜL’Ü
Türkiye’nin turizm gelirleri 2016’da yüzde 30 düştü. Büyük kayıp devletin zirvesini harekete geçirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan turizmi kendi himayesine aldı. Geçen haftalarda gurbetçilere yönelik “komşunu da al gel” başlıklı bir kampanya başlatıldı. Avrupa’da yaşayan yaklaşık 5 milyon Türk kökenli vatandaşın ne kadarı bu çağrıya uyacak zaman gösterecek.
Turizm, Şubat ayının 16-18’i arasında İstanbul’da yapılacak bir toplantıda yine gündemde olacak. Üçüncüsü yapılacak Dünya Turizm Forumu’nun açılışını da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yapması bekleniyor.
Dünya Turizm Forumu’nu başlatan ise genç bir girişimci olan Bulut Bağcı. Dünya Ekonomik Forumu’ndan esinlenerek başlattığı forumla, Türk turizminde hem tanıtım yapmayı, hem yeni stratejilerin tartışılmasını hedefliyor.
Bağcı, toplantılara ilginin giderek arttığını söylüyor. Bu yıl foruma katılacağını açıklayan ülke sayısı 10’u geçmiş. Filipinlerden Tayvan’a, Nijerya’dan Katar’a ağırlıklı olarak Afrika ülkeleri katılacaklarını bildirmiş. Bağcı, Almanya, Yunanistan, İtalya gibi AB ülkelerinden ise davete olumlu yanıt gelmediğini anlatıyor. Gerekçe ise güvenlik olmuş. Toplantılarda üç günde 7 bin kişi ağırlayacaklarını, kongre bölgesindeki otellerin dolduğunu belirtiyor.
Bağcı, ön toplantının yapıldığı Rusya’daki toplantılardan umut verici sonuçlar çıktığını söylüyor. Rusya’dan Türkiye’ye talep patlaması olduğunu, İspanya, Yunanistan gibi ülkelere giden Rusların tekrar Türkiye’ye döneceğini anlatıyor.
ARAP TURİSTLER VARDI
Ancak turizmde genel olarak 2017 için çok hızlı bir gelişme beklenmediğini belirten Bağcı, Reina’ya yapılan saldırının en büyük darbe olduğunu söylüyor. “Bana göre Reina saldırısı Türk turizminin 11 Eylül’ü” diyen Bağcı, “Reina’da ağırlıklı Körfez bölgesinden Arap turistler vardı. Onlar hedef alındı. Saldırının ardından iptaller başladı. Arap turistler şimdi Azerbaycan’a gidiyor” diyor.
Arap pazarında algının değişmesi için Dubai’de 25 Nisan’da forum yapacaklarını, ayrıca İspanya için de çalışmaya başladıklarını söylüyor. En büyük turizm kaynağı Almanya için ise “FETÖ Almanya’da sürekli karşımıza çıkıyor” diyor.
Paylaş