Paylaş
Solda sıkıntılar artıyor. CHP ne zaman toparlansa yeniden karışıyor. Dışa dönük mücadele yerine, iç çekişmeler ve çatışmalar başlıyor.
Hızını alamayanlar kopuşup gidiyor.
Bu kez de, Yeni Oluşum'dan söz ediliyor.
* * *
CHP lideri Deniz Baykal, ‘‘Yeniden yapılanıyoruz’’ diyor:
- Dürüst olalım. CHP olarak sorunlarımız var. Son kurultayda, ‘‘CHP'de çok kavga var. Kavganın bitmesi; etnik ayrımcılık, mezhepsel ve bölgecilik temelinde siyaset yapılmaması lazım. Siyaset anlayışımızı da profesyonel kadroların emrine sokmak yerine topluma açmamız lazım’’ dedim. Yetki aldım.
Kurultay yetkisi ile yeniden yapılandıklarını savunuyor. Ama, 'tasfiye' suçlamaları geliyor. Acaba kantarın topuzu fazla mı kaçıyor?
Bir anı. 1995 yılı. Mümtaz Soysal ve İsmail Cem, CHP'den ayrılıp DSP adayı olacaklar... Basın, Ali Topuz'u soru yağmuruna tutuyor. Yanıt geliyor:
- Hiç önemli değil, 1973'te biz böyle budandık, büyüdük...
İyi ama, 1995 CHP'si 1973'teki CHP mi? Parti yönetirken her gidene kayıp gözüyle bakmak gerekmiyor mu? Çünkü, her giden bir şeyleri de götürüyor.
Mehmet Moğultay'ın üye kayıt yöntemi belli ki kötü kokuyor! İyi de, CHP tarihinde ilk kez de bir PM üye- si ihraç ediliyor. Denge sağlanamaz mıydı?
Anketlere göre CHP büyüyor...
SODEP, SHP ve CHP genel başkanlığı yapanlara; Erdal İnönü, Cezmi Kartay, Altan Öymen, Hikmet Çetin ve Murat Karayalçın'a göre ise durum vahim:
- CHP kötüye gidiyor!
Erdal Bey'in yakında CHP'den istifa edeceği yazılıyor. Tekzip edilmiyor. ANILAR kitabının 3. cildinde, Baykal'a fena yükleneceği de biliniyor.
İsmet Paşa'nın sevgili torunu Gülsün Toker Bilgehan, yeni oluşum içinde ve ön saflarda yer alıyor. Yani, açık tavır konuyor.
Fikri Sağlar, yeni oluşumun hızlı koordinatörü... Ercan Karakaş devrede. Mehmet Moğultay, yeni partinin adını ve mali kaynağını bile açıklıyor:
- Sosyal Demokrat Parti için on bin kişiden birer milyar lira toplarız.
Oh, oh... İşte size on bin kişinin birer milyar verdiği sol parti(!)
* * *
Ben, çok kaygı duyduğum asıl büyük tehlikeye dikkat çekmek istiyorum.
Yeni Oluşum önderleri nereye sürüklendiklerini galiba göremiyorlar. Eski ve ünlü bir CHP il başkanı anlatıyor:
- Benim il sekreterim Alevi idi. Sapına kadar Atatürkçü bir CHP'li. Dün karşılaştık. Deniz CHP'de Alevi ve Kürtlere hayat hakkı tanımayacak, dedi.
Çok sevdiğim bir aile dostum da, Çankaya Belediyesi'nde aynı görüşün yaygın hale geldiğini söylüyor. İstanbul'da aynı propaganda. Ben şoktayım:
- Yeni Oluşum, mezhepçilik ve ayrımcılık temeline mi oturacak? Beyin duvarlarımı sarsan böyle bir bombanın fitilini kim ateşleyecek?
Buradan soruyorum, kim ateşleyecek?
- İSKİ'den bezen, HEP ile PKK'yı Meclis'e soktuğunu geç fark eden, Sıvas katliamının altında ezildiği için siyasete veda eden Erdal İnönü mü?
- SHP Genel Başkanı seçildikten sonra bana; İSKİ, HEP-PKK bağlantısı ve Sıvas katliamı mirasıyla nasıl engellendiğini anlatan Murat Karayalçın mı?
- Ecevit'i CHP'ye getiren, Ecevit'le bile CHP'den gitmeyen sevgili Altan abimiz mi? Çok saydığım Cezmi Kartay mı? Hikmet Çetin mi? Kim?
Önerim şu; Metin Tüzün, Erol Tuncer, İsmail Hakkı Birler, Ümit Gürtuna, Hayrettin Uysal, Metin Somuncu, Mehmet Dedeoğlu, İlhan Işık, Mustafa Kemal Palaoğlu gibi deneyimli CHP'lileri de alıp yeniden toplanın. Sorun bakalım:
- Mezhepçilik ve etnik ayrımcılık bu ülkeyi nereye taşır?
Paylaş