İsmet Solak: Hálá çok geç değil

İsmet SOLAK

FARUK Bildirici, foto muhabiri Fahir Arıkan'la Ermenistan'a gitti. Türkiye'nin aldığı son yaptırımların Erivan'daki etkisini araştırdılar.

Ve bombayı patlattılar:

‘‘Katilin iddiaları...’’

19 yıl önce, Paris Başkonsolosluğumuzu basıp koruma polisi Cemal Özen'i şehit eden ASALA militanı Kevork Güzelyan'ın çarpıcı iddiaları:

‘‘Türkiye 5 Ermeni, 5 Kürt ve 5 Türk siyasi mahkûmu serbest bıraktı. Biz de eylemi sona erdirdik...’’

Tam ibret belgesi; 12 Eylül yönetimi işbaşında, iyi mi? Fahir, objektife öyle basmış ki, Kevork Güzelyan, sanki Paris'te akıttığı kanı yudumluyor!

* * *

ABD Kongresi'ne ne hacet!

Ankara'daki İHD, yetip artıyor.

Bu nasıl dernek böyle?

Ülkenin tüm değerlerini ezip geçiyor. Dışarıya jurnal, içerde ihanet. Ve her şeyi de çarpıtıyor. Şehitleri değil, terörü savunuyor.

İHD'ye yabancı ilgisi (!) de müthiş:

İtalya, Hollanda, İspanya, Fransa, İngiltere, İsveç, Bulgaristan, Irak temsilcileri en ön sırada, malum Akın Birdal'la el ele kol kola. Maşallah!

İHD Başkanı Hüsnü Öndül, engin (!) tarihi bilgisiyle döktürdü:

- Resmi tarihimizle yüz yüze gelmekten kaçmayalım. İttihat ve Terakki kadroları tarafından yönetilen Osmanlı'nın anılan tarihlerde geliştirdiği tehcir politikası en az 600 bin sivil Ermeni'nin ölümüne yola açmıştı.

Evet, evet... Bunları bu ülkenin bir vatandaşı söylüyordu.

Neden Asala'ya kızıyoruz?

ABD'yi niçin kınıyoruz?

* * *

Bu ülkede, vatanını sevenler de henüz tükenmedi.

Mehmet Arif Demirer, faks geçti:

- Hálá çok geç değil... Ancak hálá 'sözde' sözcüğünün arkasına sığınarak, bir takım tehditler savurarak ve Saddam ile işbirliği yapacağımızı dünyaya duyurarak ABD yönetimini baskı altında tutmaya çalışıyoruz. Bu yanlış.

Neyin doğru olacağını da ortaya koydu:

- Sıfır maliyet ve sıfır tehditle yapabileceğimiz bir şey var. Soykırım mı? Ne zaman? 1915 yılında mı? Savaş sırasında mı? Bir buçuk milyon Ermeni mi katledilmiş? Gelin kardeşim... İşte arşivler, gelsin tarihçiler...

Hemen şimdi uygulanabilecek bir çözüm önerdi:

- Türk Tarih Kurumu'nun düzenleyeceği Uluslararası Tarih Kongresi'nde tüm iddiaları tüm ayrıntılarıyla inceleyelim, irdeleyelim ve ilan edelim.

Tasarı, yarın belki ABD'de oylanıp kabul edilecek. Olsun:

- Biz uluslararası toplantıyı yaparsak, ABD Kongresi'ndeki tasarı konusuz kalır. Onaylanması halinde ise havada kalır. Yol yakınken yapalım şu işi.

İşte çözüm! Ne gerek var kuru sıkı tehditlere?