Paylaş
YENİ bir yıla girdik... 2001 yılındayız. Hayırlı olsun, uğurlar getirsin.
Aman, 2000'e benzemesin...
Belimizi büken, milletimizi üzen; işçiyi, memuru, köylüyü ezen zor bir yıldı.
Üç sıfırıyla, yazılması bile zihin karıştırıcıydı.
* * *
2001, yeni bir yıl. Yeni bir binyıl...
Yani, asıl milenyum bu!
Ben şahsen, 2000'i ne milenyum saydım, ne de bir yeni yıl olarak içime sindirip yaşadım.
Bir an önce bitmesi ve gitmesi için Tanrı'ya yakardım.
Çünkü; 2000 ülke olarak, millet olarak inişe geçtiğimiz bir yıl oldu...
Her şey daha kötüye gitti.
Ekonomi dibe vurdu...
İşçi emeğinin hakkını alamadı, örgütsel gücünü kullanamadı.
Esnaf bitip tükendi... Dükkánların peş peşe kapandığı bir yıl oldu.
Köylü üretici tükendi. Banka ve tarım kredi borçlarının faizlerini ödeyemedi.
Memur, sokaklara düştü. Hálá çalıştığı yere dönemiyor.
Emekli sürünüyor.
Ve bankalar hortumlanıyor, kasırgalar estiriliyor, paraşütler açılıyor, ama insanlarımız daha da yoksullaşıyor.
AB fotoğrafına da giremedik.
Avrupa ordusu kurulurken benim en değerli kurumum olan Silahlı Kuvvetlerimize başka gözle baktılar... ‘‘Sen de aramıza katıl, ama kararlara karışma’’ dediler. Gerçek niyetleri açığa çıktı, hálá bizimkiler anlayamadı.
Çevik Bir Paşa'nın deyimiyle, ‘‘Önümüze bir bardak su kondu, ancak içmek istediğimizde ‘Bir yudum iç, ikinci yudumunu ben izin verdiğimde içersin' demeye getirdiler.’’
Onurumuzla oynadılar.
* * *
Af belası yurdu sardı. Çıka çıka anlamsız bir yasa çıkarıldı. Huzura ve hukuka kilit vuruldu. Kanunsuzluk yapanın yanına kár kaldı.
Cezaevlerinde isyan çıktı. Meğer yıllardır cezaevlerine mafya ve silahlı örgütlerin militanları hákimmiş!
İnsanları diri diri yaktılar. Bunun adına da ‘‘örgüt disiplini’’ dediler.
İçimizi kemirdiler, 2000’i böyle bitirdiler.
Diliyorum ki, 2001 hepimize, Türk milletine esenlik, mutluluk, huzur ve refah getirsin.
Tüm dünyaya kardeşlik ve barış getirsin.
Kavgaların, şiddetin ve savaşların yerini barış ve dostluk alsın.
Türk dünyası birbirine yaklaşıp kucaklaşsın.
Paylaş