Paylaş
Önümüzdeki 10 yılda dünya nüfusuna 1 milyar yeni insanın eklenmesi bekleniyor. Ama bugünkü konumuz açısından daha önemlisi, bundan 10 yıl sonra 50 yaşını aşmış fazladan yarım milyar insanın daha olacağı.
Dünyanın yaşlanmasının bir önemli sonucu şu olacak: 2025’ten itibaren dünyadaki sağlık sistemleri, bütün ödemelerinin yüzde 70’ten fazlasını bu yaşlıların kronik hastalıkları için yapacak.
Kronik hastalıklar... Yani iyileşmeyen, onlarla beraber yaşanan hastalıklar.
Türkiye’yi düşünün. Bizim her vatandaşımıza sağladığımız bir sağlık sigortası sistemimiz var. SGK, vatandaş hastalandığında onun sağlık giderlerini karşılıyor.
Aslında bu yöntemiyle SGK dünyadaki öteki örneklerden çok da farklı değil. Bütün sigorta sistemlerinin yaptığı bu. Sağlık giderlerini karşılamak.
Hafta başında İsviçreli ilaç devi Novartis’in CEO’su Joe Jimenez bir basın toplantısıyla bütün dünyaya bir çağrı yaptı ve bu yöntemin, yani sağlık giderlerini karşılamaktan ibaret olan yöntemin geleceğin sorunlarıyla başa çıkmamıza yardımcı olamayacağını iddia edip yeni bir yöntem önerdi.
Jimenez’e göre, sadece SGK ve benzeri kurumlar boşa yapılan harcamaları denetim altına alsalar en az yüzde 25 tasarruf edebilecekler. Bu rakam Türkiye için çok geçerli olmayabilir, çünkü bizim SGK ciddi bir fiyat düzenleyici işlevi de görüyor ve harcamaların yükselmesine izin vermiyor ama örneğin Amerika’da bu tasarrufun yapılabileceği, gereksiz tedavi, teşhis cihazı kullanımı, ilaç kullanımı gibi şeylerden yapılacak tasarrufun sistemin toplam yükünü yüzde 25’ten fazla hafifleteceği çok sayıda araştırmanın ortak sonucu.
Peki Novartis CEO’sunun önerisi sadece gereksiz harcamalardan kurtulmaktan mı ibaret? Hayır, o odağın değiştirilmesini öneriyor.
Yine SGK örneğinden gidelim. SGK bugün ödediği veya ödeyeceği paraya odaklı. İlaç fiyatlarını baskılıyor, hastane prosedürlerini kendisi fiyatlıyor ve öyle ödeme yapıyor vs.
Ancak hastaneye yatan, sonra da ilaçla tedavisine devam edilen vatandaşın iyileşip iyileşmediğiyle, o vatandaşa uygulanan prosedür ve tedavilerin gerçekten işe yarayıp yaramadığıyla ilgilenmiyor veya ilgilense bile bunlar ikinci planda, en önde SGK’nın ödemeleri var.
İşte Jimenez bu odağı değiştirmeyi, sağlık kurumlarının ve sigortalarının tedavilerin etkinliğine odaklanmasını öneriyor. İlaç mı kullanacaksınız? Eğer ilaç işe yaramazsa, hastayı iyileştirmezse veya onun hayatını anlamlı biçimde daha iyi yapmazsa o ilaca para ödememeyi öneriyor.
Jimenez’e göre, sağlık sisteminin bu yeni odaklanması, klasik anlamda verimliliği arttıracak, israfı azaltacak ve ilaç firmalarıyla diğer sağlık bileşenlerine daha inovatif teşhis ve tedavi yöntemleri geliştirmeleri için hem motivasyon hem de kaynak sağlayacak.
Bu tartışmayı merakla takip edeceğim; bakalım daha iyi bir dünya sahiden mümkün mü, değil mi?
NECMİYE ALPAY VE TERÖRİSTLİK Mİ? GÜLDÜRMEYİN İNSANI...
HAYATINDA karınca incitmemiş, kendisi incinmiş ama başkalarının incinmesine karşı hep savaşmış Aslı Erdoğan’ın ‘terör örgütü propagandası’ndan tutuklanması yetmedi; savcılarımız bir başka ödünsüz şiddet karşıtı insanı, hepimizin Türkçe öğretmeni Necmiye Alpay’ı da ‘terörist’ yaptılar ve tutukladılar.
‘Komik olmayın, kendinizi gülünecek duruma düşürmeyin’ diyeceğim ama Necmiye Alpay ve Aslı Erdoğan’ın yaşadıkları hiç de komik şeyler değil.
Türkiye’de Türkler ve Kürtler eşit yaşasınlar diye mücadele eden, insan onuruna sahip çıkan iki yazı insanını birden hapse atmak sahiden beynimi uyuşturuyor, beni söz söyleyemez hale getiriyor.
Paylaş