216 vaat bir yıla sığar mı? Sığsın...

Toplam başlık sayısı 216.

Bu başlıkların bazılarının aslında birden fazla başlığı kapsadığı düşünülecek olursa, önümüzdeki bir yıl boyunca neredeyse her gün bir reformun, değişikliğin veya vaadin yerine getirilmesi gerekecek.

Bu 216 başlığa biraz yakından baktığımızda, bunların bir bölümünün (44 tanesinin) bugünden tezi yok yürürlüğe girebilir cinsten olduğunu söyleyebiliriz.

Nitekim bazılarını dün Başbakan, ‘Şimdi başlattık’ diyerek duyurdu bile.

Bunlar genellikle AK Parti’nin seçim vaadi olan ve idari düzenlemeler veya kararlarla yapılabilir şeyler.

ÜÇ AY İÇİN 20 BAŞLIK

Hükümetin ilk üç ay için hedeflediği değişikliklere yakından bakınca, ki bunlar 20 başlıkta toplanmış, bazı önemli yasa değişikliklerinin veya yeni yasaların çıkması gerektiği görülüyor.

Örneğin siyasi etik yasası, mevzuatımızda olmayan bir şey, sıfırdan çıkacak.

Ama mesela kıdem tazminatı fonu kurulması veya esnek çalışmaya ilişkin konular yasa değişiklikleriyle yapılabilir işler.

Önümüzdeki üç ayda, özellikle çalışma hayatını ilgilendiren yasa değişiklikleri konusunda hararetli tartışmalar yaşanması beklenmeli.

YÖK TARİH Mİ OLUYOR?

Hükümetin altı aylık programına bakınca, 80 başlığın sıralandığını görüyoruz.

Meclis’in haziran ayının sonuna kadar yoğun biçimde çalışması ve çok sayıda yasal düzenlemeyi yapması bekleniyor.

İlk altı ayın programında yargı reformunun kimi önemli ama daha az tartışmalı parçalarını hayata geçirmek istiyor hükümet.

Kendi adıma, yargılama ve soruşturma süreleriyle ilgili standartlar getirilmek istenmesini önemsiyorum.

Adı açıkça konmamış ve uzlaşma aranmak üzere Başbakan’ın liderlerle yapacağı görüşmeye bırakılmış bir konu gizli altı aylık programda.

Hükümet bir yandan ‘yeni bir yükseköğretim kanunu’ diyor, bir yandan da bir ‘Yükseköğretim kalite kurulu’nun kurulacağını duyuruyor.

Bunlar, bugün bildiğimiz anlamıyla YÖK’ün tamamen kaldırılması veya işlevinin ‘Kalite standardını henüz tutturamamış üniversitelerin kalitesininin arttırılması’ şeklinde sınırlandığı bir düzene işaret ediyor olabilir.

BÜYÜK VERGİ REFORMU

Bu altı aylık dönemin en önemli düzenlemelerinden biri ise Gelir Vergisi Kanunu ile Kurumlar Vergisi kanunlarının tek bir kanun olarak yeniden yapılanması olacak.

Belki de Türkiye, 18 yaşını bitirmiş her vatandaşın yılda bir kez gelir vergisi beyannamesi vereceği ve kimi ülkelerde çok başarılı sonuçlar vermiş tek ve düşük oranlı gelir vergisine geçecek.

Eğer hükümetin vergi konusunda böyle bir hazırlığı varsa, bu değişikliğin Türkiye’de demokrasinin algılanma biçimine çok ciddi katkı sağlayacağını şimdiden söylemek gerek.

Kurumlar vergisinin tamamen kalkacak olması ise Türkiye’ye yönelik yabancı yatırımları patlatabilir.

BARAJ DÜŞÜYOR

Ve gelelim bir yıllık plana...

Burada en can alıcı konular gizli.

Daha birinci madde seçim barajının düşürülmesi.

İkinci madde ise daha önemli:

Siyasi Partiler Kanunu baştan sona değişecek.

Ardından yargı reformuyla ilgili görece daha zor konuların düzenlemesi geliyor.

Yıllardır çok konuşulan kamu personel reformu bir kez daha vaat edilmiş.

Eğitimle ilgili çok önemli olabilecek yeni düzenlemelerin kapısı açılmış gibi gözüküyor.

En can alıcı konulardan biri Kamu İhale Kanunu’nun AB mevzuatına uyumunun sağlanması vaadi.

POZİTİF GÜNDEM

Burada sayamadığım onlarca başka son derece önemli başlık var; çoğu kamuoyunda ciddi tartışmalara neden olabilecek şeyler bunların.

Tabii, hem Türkiye’nin kendisi hem de ülkemizin yer aldığı coğrafya bize sürprizsiz gün yaşatmama, gündemi kolayca kaydırma potansiyeline sahip.

Buna rağmen Başbakan’ın dün açıkladığı kapsamlı program da bize bir yıl boyunca gündem sıkıntısı yaşatmayacak gibi gözüküyor.

Türkiye nihayet pozitif bir gündeme girecek anlaşılan.

Bu gündemin türlü çeşitli başlıklarına veya bu başlıklarda yapılmak istenenlere ben dahil pek çok kişinin itirazları olacak mutlaka ama bir temel şeyi unutmamak gerek:

Yapılacak itirazlar da dahil tartışmalar, yine de pozitif bir gündem içinde olacak.