Paylaş
ZEYTİN ve zaytinyağında umut bitmez. Aslında neden bitsin diye sormalıyız... Un, yağ ve şeker fazlasıyla var da, sorunumuz helva yapmada! Daha önce de yazmıştım, Türkiye’de başka hiçbir sektörde görülmeyen bir iç çekişme ile camia yıllardan beri kendini hırpalayıp duruyor.
Neyse biz gelelim sadede... Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği (EZZİB) Başkanı Ali Nedim Güreli ile dış ticaretteki son gelişmeleri görüştük.
Ali Nedim Güreli, “Zeytin ve zeytinyağı sektörü 2011 yılını beklentilerin altında kapattı” diyor. Güreli, özellikle, Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında ithalata izin verilmemesi yüzünden ihraç pazarlarımızda talep edilen ve ülkemizde yetiştirilmeyen veya üretimi az olan zeytin türlerine yönelik dış taleplerin karşılanamamasından dolayı uluslararası piyasalarda pazar kaybı yaşandığını söylüyor.
Maliyet en büyük sorun
Başkan Güreli, maliyet sorununu bugün sektörün en önemli sorunu olarak görüyor. “Ülkemizde hammadde fiyatları Avrupa Birliği’nin çok üzerinde, ayrıca zeytinyağında AB’nin üreticilere sağladığı litre başına 1.2 Euro’luk destek, bizde 2011 yılına kadar 25 kuruş, 2012 yılından itibaren de 50 kuruş düzeyinde kaldı” diyen Ali Nedim Güreli, “Uygun fiyattan hammadde temin edilemediği için ihracatımız geriledi, 2010/11 sezonunda ise dibe vurarak 12 bin tonun altında kaldı” ifadesinde bulunuyor.
İhracatta büyük sıkıntı
2011 yılında zeytinyağı ihracatı bir önceki yıla göre 12 bin 600 ton ile miktarda yüzde 32, değerde ise 50.6 milyon dolar ile yüzde 25 oranında gerilemiş durumda. Güreli, “En önemli pazarımız ve AB’den sonra en büyük tüketici pazarı olan ABD’ye yönelik ihracatımız, 2011 yılında miktarda yüzde 59, değerde ise yüzde 52 oranında geriye gitti. Büyüyen pazarlardan Japonya’ya yönelik ihracatımız da yaklaşık yüzde 20 oranında azaldı. Hedef pazarlarımız arasında yer alan Çin, Irak, İran gibi ülkelere yönelik ihracatımızda artış olsa bile, bu pazarlardaki payımız rakiplerimizin çok gerisinde kalıyor” diyor.
SOFRALIK ZEYTİN
Sofralık zeytinde ise durum zeytinyağının tersine. Güreli bu durumu şöyle açıklıyor; “Sofralık zeytin ihracatımız miktar bazında bir önceki yılın düzeyini ancak koruyabildi. Önde gelen pazarlarımız arasında AB ülkeleri Almanya, İngiltere, Hollanda, Bulgaristan ve Romanya yer alıyor. Diğer ülkeler ise ABD, Irak, İran ve Rusya Federasyonu’dur. Ancak burada da Bulgaristan, Romanya ve İran gibi yakın pazarlarımızın Yunanistan’a kaptırılması tehlikesi ile karşı karşıyayız. Çünkü bu pazarlarda iri tiplerde özellikle yeşil zeytin tüketimi ivme kazanıyor, ülkemizde bu tip ürünlerde üretim eksikliği söz konusu.”
DAHA İYİ BİR YIL
Ali Nedim Güreli, 2011/2012 sezonu rekoltesinin yüksek olması dolayısıyla 2012’nin geçen yıla göre daha iyi olacağı umudunu taşıyor. EZZİB Başkanı, “2011’de ihracat çok düşük düzeylere gerilediğinden geçen yılki düzeyin üzerine gelen her ton ihracatı iyileştirecek. Özellikle AB üyesi ülkeler krizden büyük ölçüde etkilendikler. Ürün hammadde ve ihraç fiyatları düşük seviyelerde seyrediyor. Ne var ki son dönemde Yunanistan, İspanya ve İtalya gibi ülkelerle dünya pazarlarında rekabet etmekte zorlanıyoruz. İhracat yapmakta olduğumuz pazarlar İspanya, İtalya ve Yunanistan firmalarıyla çalışma eğilimine girmiş durumda” değerlendirmesini yapıyor
EN AZ 1 TL
Bugün Avrupa Birliği’nde zeytinyağı üreticisine litre başına 1.2 Euro civarında destek veriliyor. Başkan Güreli, dış pazarlarda fiyat rekabeti avantajı kazanabilmek için halen 50 kuruş olan üretici desteğinin en az 1 TL’ye çıkarılması gerektiğini söylüyor.
Paylaş