Paylaş
2009 yılından bu yana büyük bir başarıyla başkanlık görevini sürdüren Sumer Tömek Bayındır’ın yeni bir yönetime fırsat vermek amacıyla görevden ayrılması sonucu yapılan seçimde, grubun kurucu üyelerinden Mahmut Eskiyörük, oybirliğiyle dönem başkanlığına getirildi. Bilindiği üzere aynı zamanda Küçük Menderes Havzası’nda örnek bir kooperatifçilik hareketi ile yeni bir kırsal kalkınma modeli yaratan 2 bin ortağa sahip Tire Süt Kooperatifi’nin başkanı olan Mahmut Eskiyörük’le yeni projeleri ve geleceğini konuştuk.
Vefa borcumuz var
Mahmut Eskiyörük, “Öncelikle Sumer Hanım’a vefa borcumuz var; bugüne kadarki hizmetleri için içten teşekkürlerimi sunuyorum. Bundan sonra da kendisiyle yakın işbirliğimizi sürdürmeye kararlıyız. Ayrıca Sumer Hanım’ın dışında çok sayıda arkadaşımız da tamamen gönüllü olarak büyük bir özveriyle çalıştı. Ancak her geçen gün ne kadar doğru bir girişimde bulunduğumuzu daha iyi anlıyorum. Çünkü İTG kendi alanında Türkiye’de bir ilki başardı” diyerek söze başlıyor. Misyonumuz belli olduğunu, bir dernek veya meslek odası olmadıklarının altını çizen Eskiyörük, “Biz ‘Tarım Önemlidir’ sloganı ile yola çıkan tarım temsilcilerinin oluşturduğu bir gönüllü toplum kuruluşuyuz. Aramızda sektörün bütün temsilcileri bulunuyor. Bu yönüyle bir ‘Tarım Konseyi’ konumundayız. Tüm kamuoyunda tarım ve tarımsal sanayinin taşıdığı büyük katma değerin daha iyi bilinmesini ve bu konuda bir farkındalığın oluşmasını amaçlıyoruz” diyor.
Çok geniş yelpaze
skiyörük, “Dünyada ve Türkiye’de tarımın öneminin her geçen gün arttığı gerçeği ile karşı karşıyayız. Artık tarım dünya ekonomilerinde stratejik önemi ve ekonomik değeri ile yükselen bir sektör konumundadır. Bu gerçeğin ışığı altında, Türkiye’de ve bölgemizde tarım ve tarımsal sanayie ilişkin sorunların ve çözüm arayışlarının ele alınması ve kamuoyu ile doğru bilgilerin paylaşılması amacını güdüyoruz. Ne var ki öncelikle yapılması gereken sektörü oluşturan kurum ve kuruluşlar arasında diyalog ve işbirliğinin sağlanmasıydı. İşte biz İzmir’de bunu başardık. Çünkü pamuktan hububata, meyve sebzeden seracılığa, hayvancılıktan yem üretimine, çiçekçilikten arıcılığa, tarımsal mekanizasyondan gıda sektörüne kadar çok geniş bir üretim, ticaret, sanayi ve ihracat yelpazesi ile karşı karşıyayız” değerlendirmesini yapıyor.
SESİMİZİ DUYURAMIYORUZ
İTG’nin yeni başkanının en çok üzerinde durduğu konulardan biri de başta çiftçi olmak üzere sektörün diğer temsilcilerinin kendilerini kamuoyuna anlatmakta çektikleri zorluk. Eskiyörük, “Küresel ölçekte her geçen gün daha iyi anlaşılan bir gerçek var. Artık tarım, tarımsal sanayi ve gıda sektörünün bütün dünya için kurtarıcı bir ekonomik sektör olduğu ortaya çıkmış durumda. Ancak ülkemizde bu stratejik önemi çok yüksek olan sektör ne yazık ki kendini ifade edemiyor. Kendisi ile ilgili hayati karar alma süreçlerine tam anlamıyla müdahale edemiyor, çünkü ekonomi politikalarını uygulayanlar nezdinde gücü ve etkisi yok denecek kadar zayıf. Nitekim siyasi iradenin odak noktası olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 550 milletvekili içinde tarım sektörü temsilcisi sayısı, sektörel potansiyeli yansıtmaktan çok uzak” diyor.
ÇITA YÜKSELECEK
Eskiyörük, “Üç yılda çok sayıda proje ve faaliyete imza attık. Şimdi de çıtayı daha yukarıya taşımanın mücadelesi içine gireceğiz. İTG’nin yarattığı olumlu imaj, birçok ilimizde karşılık bulmaya başladı. Türkiye’nin farklı bölgelerinden sektör temsilcileri bizi arayıp, işbirliği yapmak istediklerini söylüyor. Bu tabii çok sevindirici. Sonuç olarak ortaya koyacağımız faaliyetlerle tarım ve tarımsal sanayinin ülke ekonomisi için büyük bir fırsat olduğunu söylemeyi sürdüreceğiz” diyor.
Paylaş