Paylaş
PAMUK sıradan bir ürün değil. Öyle ki, bugün Türkiye’de 50 milyar dolarlık iç ve dış tekstil - konfeksiyon ticaretinin yaklaşık yüzde 40’ı pamuktan kaynaklanıyor. Nitekim dün yaptığım telefon görüşmesinde Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Sabri Ünlütürk, “Türkiye pamuktan vazgeçemez, üretimi mutlaka artırmalıyız” ifadesini kullandı. Diğer yandan, başta İzmir Ziraat Odası Başkanı Sedat Köse ve Aydın Ziraat Odası Başkanı Rıza Posacı olmak üzere bölgedeki bütün çiftçi temsilcileri pamuğun önemine dikkat çekiyor. Ege Çiftçiler Derneği Başkanı Dr. Hulusi Tanman ve İzmir Tarım Grubu Başkanı Sumer Tömek Bayındır ise pamuğun Ege tarımının denge unsuru olduğunun özellikle altını çiziyor. Tariş Pamuk Birliği Başkanı Beliğ Azbazdar’a göre, pamuk dokuma, iplik ve yağ sanayilerinin yanısıra birçok sektörün hammadde kaynağı durumunda. Tanınmış bilim insanları Prof. Dr. Ünal Evcim ile Prof. Dr. Ediz Ulusoy da pamuğun tarım ve tarımsal sanayide önemli bir istihdam deposu işlevi gördüğünü söylüyor.
Bu hafta sektörün üst organı olan Ulusal Pamuk Konseyi (UPK) Başkanı Barış Kocagöz ile uzun bir görüşme yaptım. Sökeli önder çiftçi Kocagöz, aynı zamanda İzmir Ticaret Borsası’nın da başkan yardımcısı..
Ekim alanı artışı
UPK Başkanı, ‘pamuk ekimi 20 Mayıs’a kadar tamamlanır’ diyor. Bölgede üretim alanlarının yüzde 45, Türkiye genelinde ise yüzde 50’nin üzerinde genişlemesi bekleniyor. Barış Kocagöz, üretimin 150 bin tonu Ege’de olmak üzere 700 bin tona çıkacağını tahmin ediyor. Yani geçen yıla oranla üretimde yüzde 50 dolayında artış olacak. Bu tabii önemli bir gelişme, ancak yeterli değil. Çünkü sanayinin bu yıl 1.5 milyon ton ürüne ihtiyaç duyması söz konusu. Peki aradaki fark ne olacak?
Fiyatlar ve ithalat
Kocagöz, “işin tuhaf tarafı şu” diyor; “Dünyada pamuk fiyatları son dönemde yüzde 100’ün üzerinde arttı. Bu hem çiftçi, hem de sektör açısından olumlu oldu. Fakat şimdi bugüne kadar ortalama 1 milyar dolarlık ithalat yapan Türkiye, yeni fiyatlarla 2.5 milyar dolar dışarıya para ödeyecek.”
Anlaşılır gibi değil. Bir yandan dünyanın en kaliteli pamuklarından birini üstelik tüm ithalatı karşılayacak biçimde üretme potansiyeline sahipsiniz, diğer yandan da geçen yılın 50 milyar dolarlık dış açığının (döviz gelir-gider farkı) yüzde 5’ini buraya harcayacaksınız.
TARİHİ FIRSAT
Barış Kocagöz’e göre 2011, ders yılı olmalı.700 bin ton üretim yeterli değil. Geleceğe yönelik bir hedef konulmalı. Öncelikle 1 milyon ton üretim hedefini belirleyelim. Pamuğu ‘Stratejik ürün’ ilan edelim. Büyük bir ekonomik katma değer zincirini yaratan pamuk üretimini artırmak için çiftçimizi cesaretlendirelim. Başta tekstil olmak üzere çok sayıda sektörün temel girdisi olan pamukta tarihi bir fırsat var, bunu kaçırmayalım.
42 KURUŞ PRİM AZ
Kocagöz, bu sezon mısır ve ayçiçeği üreticilerinin bile tarlalarını pamuk için hazırladığına dikkat çekip, pamuk fiyatlarının düşeceği yönündeki dedikoduların üreticinin şevkini kırmasına izin verilmemesini istiyor. Fiyatların üretimi desteklediği biçimindeki görüşü çok yerinde. Ancak hükümetin de prim yoluyla üretimi desteğe devam etmesi şart. Bu yüzden 3 yıldır süregelen 42 kuruşluk primin artırılması gerekiyor. Kocagöz, “En az enflasyon oranında artmalı” diyor.
Paylaş