Paylaş
HAYVANSAL atıklar çevresel ve ekonomik anlamda hem büyük bir risk, hem de büyük bir potansiyel arz ediyor. Bu atıkları gereği gibi kontrol etmediğimizde çevremize ve doğaya zarar veriyoruz. Ancak doğru yöntemlerle geri kazandığımızda ise tarım alanlarında verimliliği ciddi oranda artırmak ve kimyevi gübre bağımlılığını azaltmak mümkün olabiliyor. Türkiye’de bu alanda büyük bir ihtiyaç ve talep var. EYS Genel Müdürü Erinç Öğütçü ile gübre yönetimi ve firmanın çalışmalarını konuştuk.
Büyük potansiyel
Erinç Öğütçü, şöyle diyor; “Büyük bir coğrafya üzerindeyiz fakat tarımsal açıdan rehabilite edilme imkânı olmasına rağmen atıl durumda bulunan geniş topraklarımız mevcut. Bence Türkiye çapında modern tarım uygulamalarını yaygın olarak kullandığımız takdirde elde edebileceğimiz muazzam potansiyelin tam olarak farkında değiliz henüz. Biz EYS ailesi olarak faaliyet konumuzu bu anlamda hem çok heyecan verici hem de tüm dünyada önü açık bir sektör olarak görüyoruz. EYS, hayvancılık işletmelerinde açığa çıkan organik atıkların kontrol altına alınması, işletmede temizliğin sağlanması, ardından da bu atıkların işlenerek atık olmaktan çıkartılıp katma değer içeren zengin tarımsal ürünlere dönüştürülmesini sağlayan çözümler sunuyor. Firma olarak 2000’li yılların başında hayvansal gübre yönetimi konusunda faaliyet göstermeye başladık. O tarihlerde Türkiye’de hayvancılık, özellikle süt hayvancılığı henüz kabuğunu kırmış değildi ve çiftliklerde atık yönetimi birkaç istisna işletme dışında profesyonelce ele alınmıyordu. EYS’nin bu sektörde aktif olarak rol almasıyla birlikte yurtiçi pazarda kısa sürede konunun önemine dair yaygın bir farkındalık oluştu diyebilirim. İlk yıllarda Türkiye’nin önde gelen büyük ölçekli hayvancılık işletmelerine bile ürünlerimizin önemini anlatmakta zorluk çekerken bugün geldiğimiz noktada her çapta işletme için profesyonel gübre yönetiminin gerekliliği artık tartışma konusu olmaktan çıkmış durumda.”
Öğütçü EYS ürünleri arasında pompalama/karıştırma, susuzlaştırma, aerobik/anaerobik fermantasyon ve filtrasyon sistemlerinin ön planda geldiğini belirterek, şunları söylüyor; “Gübre separatörlerimiz ile organik atıkların katı ve sıvı fazlarını ayrıştırıyor, ayrıştırılan katıları Kompost Tamburlarımız ile fermente ediyoruz. Sıvı fazı ise daha sonra filtre edilerek akabinde gelmesi muhtemel arıtma tesislerine bir ön hazırlık yapmış oluyoruz. Kompostlaştırdığımız katıları ve ayrıştırdığımız sıvıları ise özel dizayn edilmiş sıvı gübre tankerlerimiz ve katı gübre dağıtma römorklarımız yardımıyla ayrı ayrı araziye uyguluyoruz.
Kendi tasarımlarımız
Aynı zamanda biogaz sektöründe de çalışmalarımız var. Şu an itibarıyla yaklaşık 100 personelimizle Aydın’da kurulu işletmemizde faaliyet gösteriyoruz. Tüm ürünlerimizi kendimiz tasarlayıp kendimiz üretiyoruz. Üretimimizin adetsel olarak yüzde 60-70’ini ihraç ediyoruz. En büyük ihraç pazarlarımız Amerika, Kanada ve Batı Avrupa ülkeleri. Bu arada Hollanda gibi beklentileri ve sektörel olarak çıtası yüksek olan pazarlarda EYS ürünleri premium kategoride lanse ediliyor. Kendi konusunda dünyanın en iddialı markaları arasında yer alıyoruz. Yurt dışı pazarlarda pazar payımızı her geçen yıl hatırı sayılır oranlarda artırıyoruz. Bu da bize alışılagelmişin dışında bir sektörde ülkemizi temsil etmek adına büyük gurur veriyor.”
Öğütçü, “Organik atıkların çevreye etkilerini kontrol altına almak konusunda Türkiye geçtiğimiz on yılda önemli bir mesafe kat etti. Bu konuda eskiden Avrupa’nın yaklaşık yirmi yıl gerisinde takip etmekte iken bugün geldiğimiz noktada gelişmiş ülkelerle aynı kıstaslarla işler durumdayız. Burada Avrupa Birliği uyum çalışmalarının katkısı büyük şüphesiz. Tabii şunu da eklemek gerek, çeşitli çevre yönetmeliklerini, İyi Tarım Uygulamalarını (İTU) ülkemize uyarlayıp yürürlüğe koymak tek başına yeterli olmuyor.
Uygulamada takip ve yaptırımların da devreye girmesi konusunda bazı eksiklerimiz olduğunu düşünüyorum. Bu konuda toplumsal çevre bilinci ve kültürünün gelişmesi de önemli. Bu hususta biraz zamana ihtiyaç var” diye konuşuyor.
Paylaş