Paylaş
İZMİR’in Foça İlçesi’nde 1968 yılında 5 üreticinin bir araya gelmesiyle Bağarası ve Yenibağarası Tarımsal Kalkınma Kooperatifi kuruluyor. Amaç önceleri ortakların sütünü toplamak ve yem ihtiyacını karşılamak.. Daha sonraları sütünü değerinde satamadığı ve süt bedellerini zamanında alamadığı için, 1993 yılında üretici ortaklar kendi ürünlerini işleyerek pazara sunmak üzere bir üretim tesisini faaliyete geçiriyor. 5 ton/gün kapasite ile kurulan işletme, bugün talebin biraz da beklenmedik biçimde artmasıyla günümüzde 25 ton/gün sütü işler hale geliyor. Yani hedefin çok üstüne çıkılıyor. Bu arada üretici ortak sayısı da 191’e ulaşmış durumda. 43 yıllık başarı öyküsünü Bakırçay bölgesinin önder çiftçilerinden Raşit Dirim şöyle değerlendiriyor..
Dürüst yönetim
Bağarası-Yenibağarası Kooperatifi’nin bu uzun soluklu mücadelesinin sonunda elde edilen başarının arkasında üç değerli girişimci var. Bunlar öncelikle dayanışmanın ruhunu kavramış insanlar; Ali İlcan, Ahmet Alemdaroğlu ve Rasih Sümer. Ama üreticinin de hakkını teslim edelim. Çünkü geçen yıllar içinde Foçalı çiftçi düzgün çalışan, bilgili ve dürüst yöneticileri seçmeyi bildi. Tabii sonunda kendisi kazanmış oldu.. Raşit Dirim’e göre, bütün tarımsal kalkınma kooperatiflerinin bu örnekte olduğu gibi disiplinli çalışma ve dayanışma bilincini çok iyi algılaması gerekiyor.
Nasıl bir vizyon
Kooperatifin Yönetim Kurulu Başkanı Rasih Sümer ise, “2005 yılından bu yana yok satan yoğurdumuzu daha fazla üretebilmek ve örnek kooperatif olmaya devam etmek bizim için temel vizyondur” diyor. İşletmede, ayrıca Bağarası’ndaki satış noktasında satılmak üzere, az miktarda ayran ,taze kaşar, teneke tulum ve lor üretimi de yapılıyor. Ama asıl ürün Foça yoğurdu.. Peki bu işin sırrı ne? Başkan Sümer’e göre, insana olan saygı ve kaliteden hiçbir zaman ve hiçbir şekilde taviz vermemek.. “Kendimizin yiyemeyeceği ürünü müşterimize yedirmeyiz ilkesi ile hareket ediyoruz” diye konuşuyor. Sonuç olarak, hammadde kalitesinin iyileştirilmesi ve bunun sürekliliğinin sağlanması da ortaya ‘Foça Yoğurdu’ markasını çıkarıyor.
KALİTE REKABETİ
Başkan Sümer, süt fiyatları yüzünden sektörün sıkıntılı olduğunu söylüyor. Yanısıra sütün fazlasını dengelemek için uygulanan desteklemeyi doğru, ancak uygulama biçimini yanlış buluyor. Bu arada merdiven altı işletmelerin yasal denetimler ve piyasa şartları sebebiyle ortadan kalkması kalite rekabetini getirmiş. Rasih Sümer, “Şu an herkes daha kaliteli ürün üretme çabasına girdi” diyor.
SEKTÖRDE ÖNCÜ
Halihazırda bir gıda mühendisi, bir gıda teknikeri olmak üzere toplam 27 çalışanın bulunduğu kooperatifin öncü olduğu konular var. Başkan Sümer özellikle süt fiyatları, ürün kalitesi, dağıtım ve markalaşmada kendilerini başarılı buluyor. “Avantajımız, kendi bölgemizden ve kısa mesafeden kontrol ederek topladığımız sütümüz” diyor. Yönetimin 2011 yılı hedefi de süt hijyeninde daha çok iyileşme sağlanması ve tartışmasız müşteri memnuniyetini yakalamak. Hele 2008 başından bu yana üretici ortaklara piyasanın yüzde 40 üzerinde süt fiyatı ödeniyor olması çok çarpıcı. Şu anki süt fiyatları 83 ile 97 kuruş arasında değişiyor. Burada önemli olan yine hammaddenin kalitesi. Sonuç itibarıyla kaliteli süte uygulanan prim sistemi ile üretici ortaklar da piyasanın çok üstünde fiyat almaya devam ediyor. İşte size başarılı bir kırsal kalkınma örneği daha..
Paylaş