Teşekkürler Roman!

BEŞİKTAŞ Teknik Direktörü Mustafa Denizli’nin İnönü Stadı’nda oynattığı ters ayaklı orta saha sistemi, hem tedavülden hem de zihinlerden çoktan kalktı. Dünya futbolunda ne böyle bir sistem kaldı ne de böyle bir düşünce. Gündemde olsaydı zaten Rafi Portakal müzayedeye çıkartırdı!

Pasları ortada kaldı

Beşiktaş ve Denizlispor 4-1-4-1 oynadı. Serdar Özkan yanlış yerde oynatılmanın sıkıntılarını yaşadı. Tello belirsizliğin açıklarını kapatmaya çalıştı. Kalitesizlik her zamanki gibi sırıttı. Ancak Beşiktaş’ın bu zihniyetle şansı dışında kazanacak güçte olduğunu da düşünmüyorum. Siyah beyazlılar bundan sonraki karşılaşmaları kazanırsa rakibin hatalarından ya da rakip teknik direktörün sorunlarından kazanır. Tıpkı dün akşam olduğu gibi.

Yusuf Şimşek’in İnönü Stadı’ndaki ilk sınavı kalitesiz ortamda ön plana çıktı. Doğduğu takım olan Denizlispor’a karşı oynaması çok zordu. Bu sıkıntıyı yaşadı. Bir de İnönü Stadı’nda Yusuf Şimşek’in futbol zihniyetinde siyah beyaz forma giymiş ikiden fazla oyuncu sayamayız. Atakları güzeldi, ama kaliteli paslarının ortada ve kimsesiz kaldığını gördük. İlk yarıda Beşiktaş’ın ilk yarıda tribünleri heyecanlandıracak bir tek hareketi yoktu. O kadar forvet olmasına rağmen takımın golünü bile Denizlisporlu Roman Kratochvil’in atması bir çok şeyi ifade etti.

Maçın ikinci yarısına Beşiktaş’ın Cisse’yle çift ön liberoda başlanması teknik heyetin takıma olan güvensizliğini ortaya çıkardı. Bu sistemde ve bu şekilde oynatılmayla Holosko’dan verim ve randıman almaya ihtimal yok. Ne izleyen, ne maçı yöneten Selçuk Dereli ne de tribünden izleyenler bu karşılaşmadan zevk aldılar. Çünkü tek eksik kaliteydi.

Geçmişteki Beşiktaş

Dönemin tüm rahat ekonomik imkanlarına ve şeffaflığına rağmen sezon başında böylesine kimliksiz oyuncu transferini oluşturanlardan tarih ileride mutlaka hesap soracak. Türkiye’nin en ünlü at çiftliği Karacabey’de bile ismi, markası olmayan atları ahıra sokmuyorlar.

Maçın hakemi SelçukDereli, pozisyonlara yakındı, gördüğünü çaldı. Roberts’e faul yapan Zapotocny çenesini tutup küfür etmeseydi, sarı kartla idare edilecekti. Kim bilir dil bilmeyen Zapotocny neler dedi. Milyon dolarlara alınan oyuncuların saha içinde tekniğinden çok verdikleri zararla ne kadar tahribat yaptıklarını sezon sonunda hep birlikte göreceğiz.

Teşekkürler Ümit Kayıhan, teşekkürler Roman... Sizler olmasaydınız ne tek gol olacaktı, ne de 3 puan. Geçmişteki Beşiktaş’ı düşündüm. Sahaya çıktıklarında ne hakem ne de rakip dinlerlerdi. Ipot’umu açtım, Issız Adam’la yeniden parlayan Ayla Dikmen’in "Anlamazdın" şarkısı çalıyordu...
Yazarın Tüm Yazıları