ACI ama gerçek; kariyeri olan ve daha önce oynadıkları mevkilerin yıldızı olan bazı futbolcular, Jean Tigana’nın eline geçtikten sonra erimeye başlıyor.
Fransız hoca, kendi aldırdığı oyunculardan başkasını görmek istemiyor. Çalışan, üreten ve forması için varını yoğunu ortaya koyan futbolcuları, kendisi getirmediği için beğenmiyor. Tıpkı genç kuşağın idolü olan Sergen Yalçın’ı beğenmediği gibi. Böylesine psikopat bir düşünce içinde olan Tigana’nın iyi analiz edilmesi gerekir.
Ne kışı belli, ne yazı
Beşiktaş, ozon tabakasının kirliliğinden nasibini almış dünyamız gibi. Ne kışı, ne de yazı belli. Vestel Manisa ile öyle güzel iki maç oynadı ki, kışın ortasında yazı yaşattı, sevenlerine. Herkes Antep’te de aynı Beşiktaş’ı bekliyordu. Ama ne yazık ki, Tigana’nın kısır oyun sistemi yüzünden Kartal, sevenlerinin içini bu kez ısıtamadı.
Vestel Manisaspor maçının kahramanı Bobo, Gaziantepspor karşısında da etkili fakat şanssızdı. Birazcık şansı olsaydı, Beşiktaş’ın bu maçı 2 veya 3 farkla kazanması işten bile değildi. Uyum sorununu atlatan kaleci Runje’ninözellikle ilk yarıda sergilediği performans her türlü övgüye değer nitelikteydi. Koray her zamanki güven veren bir tablo çizdi.
Hasagiç kusursuzdu
Beşiktaş’ı skor üretkenliğinden yoksun kılan Tigana’nın kısır oyun sistemine karşın Gaziantepspor’un yeni teknik patronu Erdoğan Arıca’nın taktiği gayet akılcıydı. Kaleci Hasagiç kusursuz oyunuyla maçın kaderini belirleyen isim olurken, onun önünde yer alan defans oyuncuları da oldukça başarılıydı. Gaziantepspor’un şanssızlığı ise Diawara idi. Fransız golcü, rakipleriyle ya da hakemle uğraşmak yerine birazcık maçla ilgilenseydi, Gaziantepspor bu maçtan rahatlıkla galibiyet alabilirdi.