SİNEMA, sahne sanatçısı gibi teknik adam ve futbolcuları da bedeli karşılığında şirketiniz için kullanabilirsiniz.
Sürüyle örnek sıralayabilirim. Manken Aysun Kayacı içecek tanıtımında öpüşme sahnesi için 250 bin dolar aldı. Güzide Duran 1 milyon dolar, Doğa Bekleriz 500 bin YTL fiyat belirlemiş.
Ara sıra oynayan Delgado’nun fiyatı 5 milyon euro, Kezman’ın bonservisi ile maliyeti 35 trilyon. Mali’de doğma, sonradan Fransız olma Tigana’nın bedeli ise 1.5 milyon, primlerle birlikte 4 milyon 200 bin euro. Menajerlik büroları ve avukatları var.
Aysun, ürün pazarlıyor, Tigana ise pazarlayacağı ürünü çürüğe çıkartıp hurdalığa atıyor. Beğenmediği milyon dolarlık oyuncuyu kadro dışı bırakıyor. Ve başarısızlığını anlamış olacak ki, gideceğini Türkiye’de değil Fransız’da açıkladı. Başarısız olmuştu. Süper Lig’de, İnönü’de, Fenerbahçe’ye yenilmenin faturasını oyunculara yükleyen, Tigana’yı bedeli karşılığında, "Kulübe yararlı olsun, Beşiktaş’ı Dünya markası yapsın" göreve getiren yönetim sanırım pişman olmuştur.
Başarı sıfır
Sezon başı yönetime vaat ettikleri ile elde edilenlere bakıldığında başarı oranı sıfır. 45’nci Türkiye Kupası’nın ilk yarısında Beşiktaş rezil. Erciyes mücadele etti. Runje, oyun kurucu.. Düşünün artık.. 20 bin Beşiktaş taraftarı var deniliyor, Türkiye Kupası finalinde tribünler bomboş. Beşiktaş’ın çıtasını düşüren Fransız hoca aldığı para gibi, başarısızlığın hesabını vermeli. Tigana, tek doğru iş yaptı. O da ayrılma kararı alması. Ayrılmadan, bıraktığı tahribatın hesabı da sorulmalı. Amaç oyuncu yetiştirmekse onu alt yapıda Mehmet Ekşi ve ekibine bırakın.
Türkiye Kupası’nda final maçı oynanıyor, ama ikinci 45 dakikada sadece Lazarov bir kez pozisyona girebiliyor o kadar. Yani iki takımda ancak bu kadar kötü olabilir. Haydi, K.Erciyes’i anladım. ya Beşiktaş’a ne diyeceksiniz? Tigana gönderilmesini istediği İbrahim Akın’ı astronomik fiyata alınan Nobre’ye tercih ediyor. Erciyes’in adım atacak hali kalmıyor da Bobo golü atabiliyor.