Galatasaray 1’e 3 veriyor

Bu rakam, Galatasaray’ın transfer politikasının özetidir.

Sistem şöyle işliyor:

Birini bul, takım zorda olduğu için değerinin üzerinde bir teklifle ayağına git, Florya’ya gelmeye ikna et... Ve ilk ödemeyi yap.

Florya’ya yerleştir, dubleks dairesini, en şahanesinden arabasını ayarla, maaşını ödemeye başla. Kısaca, ikinci ödemeyi yap.

Messi gelse mevcut yapıda başarılı olamayacağı için getirdiğini beğenme, tez zamanda kapının önüne koy. Tazminatını vererek üçüncü ödemeyi yap.

Sonra filmi başa sar.

Üstelik bu film yıllardır vizyonda.

Hiç eskimiyor…

Hiç kimse yaşananlardan bir ders çıkartmıyor.

Gazetelere bakıyorum.

Mali Kongre ve muhtemel seçim öncesi aynı film yeniden vizyonda.

Hagi’nin yerine uzun bir liste var:

Fatih Terim, Ertuğrul Sağlam, Tolunay Kafkas, Abdullah Avcı ve birkaç yabancı.

Futbolcu borsası da hareketli.

Önümüzdeki sezon Avrupa’yla ilgisi, tesislerinin Avrupa Yakası’nda olmasıyla sınırlı bir takım için Andrei Arshavin seviyesinde uçuşlar söz konusu.

Lincoln bile “Dönmek istiyorum” demiş.

Anlaşılan onu 3 ödeme kesmemiş.

Bir kez daha hat-trick yapası gelmiş.

Haksız da sayılmaz.

Bu devirde böyle bir getiri Barcelona da bile yok.

Üstelik bu parayı kazanmak için sahada ter dökmen de gerekmiyor.

İmzayı attığın an gelir garanti.

+ + +

Galatasaray’ın içine düşürüldüğü durumu özetleyen haber ise, GSSTORE’un resmi internet sitesinin manşetindeydi.

Malum, bu sene takım kendi evinde 6 galibiyet, 1 beraberlik, 6 mağlubiyet aldı.

Kısacası bir zamanlar Manchester, Real Madrid gibi devlere cehennem olan mekan Ankaragücü’ne, Manisa’ya bile cennet oldu.

Ama üzülmeyin…

Pazarlama A.Ş.’yi yöneten dahiler bu durumdan kazanç elde etmek için dahiyane bir fikir geliştirmişler.

Ve “WELCOME THE HELL” tişörtlerinin fiyatını 29 TL’den 8.5 TL’ye çekmişler.

İnsanın içinden bunun üstüne bir söz söylemek gelmiyor.

Sadece “Elveda” demek istiyorum tüm sorumlulara, “Sonsuza kadar elveda…”

ibaydar@hurriyet.com.tr