Dondurmam Gaymak’ın durumu kaymak gibi

Oyuncu Turan Özdemir, beş ay önce Bodrum’da bir kedinin hayatını kurtarmak isterken motosiklet çarpması sonu ağır yaralanmıştı... Günlerce yoğun bakımda kaldı... Öldü dendi, iyi dendi en son hafızasını kaybettiği söylendi sonra da kendisinden hiçbir haber çıkmadı...
Hem ‘Geçmiş olsun’ demek hem de sağlığını öğrenmek için eşi Müzeyyen Hanım’ı aradım. Meğer çok moralsizmiş eşi, hakkında çıkan ‘Hafızasını kaybetti’ haberlerinden dolayı. “Turan sadece kaza anını hatırlayamıyor. Doktorların söylediğine göre kimse hatırlamazmış” dedi. Yoğun bakımdan çıktıktan sonra hızla iyileşmiş Özdemir. Yüzünde o kadar büyük bir kazayla mukayese edildiğinde önemsiz sayılacak bir iz kalmış o kadar...
Özdemir kısa süre önce de TRT’de yayınlanan ‘Küstüm Çiçeği’ dizisinin kadrosuna dahil olmuş. Önümüzdeki haftalardan itibaren ‘Maraşlı bir dondurmacı’ olarak karşımıza çıkacak.
Yani ‘Dondurmam Gaymak’ın yıldızı Özdemir’in keyfi de sağlığı da kaymak gibi...

YETENEKLİ BAY FARİZ

Atilla Atalay’ın yarattığı ‘Sıdıka’ karakteri 90’lı yıllara damgasını vurmuştu. 90’ların sonunda TV ekranlarında Hasibe Eren’in can verdiği Sıdıka, entel-dantel ve tuhaf davranışları yüzünden kimi zaman babasından dayak, ağabeyinden sövgü ya da annesinden terlik yerken hepimiz kahkahalarla gülüyorduk...
Oysa gerçek Sıdıka’lar da vardı bu memlekette ve onlar gerçekten dayak yiyordu...
Tıpkı ‘Kulağını kesen kocasına geri döndü’ haberleriyle tanıdığımız üç çocuk annesi Vanlı Sıdıka Platin (31) gibi... ‘Koca’ kontenjanından ‘aile’ içinde kendine yer bulan Fariz Platin, öldüresiye dövmekle kalmamış kulağını da kesmişti ‘eşi’ Sıdıka’nın. Üstelik bu ne ilk ne de sondu...
Olaydan sonra hastanede tedavi gören ve çıktıktan sonra da Kadın Sığınma Evi’ne yerleştirilen Sıdıka, kocasının burada da sürdürdüğü tehdit ve tacizlere 45 gün dayanabilmiş, eğer babasının evine dönerse babasının çocuklarını istemeyeceğini
öğrenmiş, “Kocamı seviyorum” deyip çaresiz işkence evinin yolunu tutmuştu...
Bir yıl üç ay hapis cezası verilen Fariz Platin’in cezası da ertelenmişti. Fariz, ceza süresi kadar bile dayanamadı yeniden bir canavara dönüşmek için. Altı ay sonra komalık oluncaya kadar dövdü yine Sıdıka’yı.
Sıdıka son anda yetiştirildi hastaneye, yüzü gözü tanınmaz halde, bilinci kapalı...
Kadın dernekleri ayaklandı, Sıdıka’nın başında bir önceki dayakta olduğu gibi yine nöbet tuttu ve bir kadın, kocasından bile koruyamayan devlete hesap sordu...
Fariz Platin bu kez pabucun pahalı olduğunu anladı, kaçtı. Sonra derin bir sessizlik. Üç ay oldu...
Merak edenlere: Sıdıka iyiymiş, çocuklarıyla berabermiş. Güvenli bir yerdeymiş...
Fariz’dense hiç ses seda yok. Yani hala yakalanmamış, hala tutuklanmamış, hala yaptıklarının cezasını ödemeye başlamamış...
İsterse adamı uzaydan alıp getirecek teknolojiye ve güce sahip emniyetin Fariz’i bulamaması çok enteresan. Fariz ‘Yetenekli Bay Ripley’ de haberimiz mi yok?

HAZIR BAŞLAMIŞKEN...

İlk kez böyle bir şey oluyor... İlk kez Tarkan’ın bir eski sevgilisi (Jülyet Dilge hariç, o çok eskiydi) basına Tarkan ile ilişkisi hakkında konuşuyor da konuşuyor.
Nil Özalp’ın Tarkan ile sevgili olduklarını onlar ayrıldıktan sonra öğrendik! Tarkan ve Serdar Ortaç’tan aldığı şarkıların desteğiyle geçen yıl bir albüm yapan Nil, aslında bir model ajansı sahibi. Yurtdışından modelleri getiriyor, burada onlara katalog ya da klip çekimlerinde iş veriyor; ‘yabancısever’ bazı ünlü şarkıcılarımız da bu modellerle arkadaşlık ediyor, geziyor tozuyor filan...
Neyse, Nil Özalp meğer iki buçuk yıldır, yani Bilge Öztürk ile Tarkan’ın ilişkisi bittiğinden beri birlikteymiş Megastar’la. Hani birlikte bir sinemada, bir yemekte, bir davette filan bırak el ele, yan yana bile görmediğimiz için bilmiyoruz kapalı kapılar ardında yaşanan bu ilişkiyi tabii...
Nil Özalp’in açıklamalarından öğrendik ki Tarkan onu çok korurmuş, onu çok kıskanırmış. Tarkan şöyleymiş, böyleymiş...
E hazır konuşmaya başlamışken, artık niye görüşmediklerini de anlatsa ya...
Gerçi bir şeyler konuşuluyor ama...
Ben en çok onu merak ediyorum!!!