SENİ havaalanında binlerce taraftar karşıladı. Daha ilk maçında G.Saraylıların sevgilisi oldun. Türkiye’de çok sevildin. Herkes sana sıcak yaklaştı. Beşiktaş maçı öncesinde Feldkamp tarafından kadrodan çıkarılmak, küçük bir hata değil, büyük bir yanlıştır Cassio Lincoln.
Sendeki yeteneğe kimse söz söyleyemez. Ancak, alçakgönüllü ol. Şöhret, insanlar tarafından verilir, minnettar ol.Kibir, insanın kendisi tarafından ortaya çıkar, dikkatli ol! Dün G.Saray’ın Lincoln’e ihtiyacı vardı. Sen belki bilmiyorsun. Ülkemizde Beşiktaş ve F.Bahçe maçları oynanmadan G.Saraylı olunmaz. Belli ki Kalli, eksiklerine rağmen takımını bu maça iyi hazırlamıştı. Biraz da sahne alan futbolculardan bahsedelim...
Linderoth: Dikiş makinesi gibi. Tıkır tıkır oynuyor, sahadaki rakiplerine nefes aldırmayıp sanki dikiş atıyor. Rolünü iyi algılamış ve sapma da yok.
G.Saray’a baktığımda, bir Barış, bir Uğur, bir Hakan Balta, bir Volkan hızlı ve ileriye oynayan, sahada sadece işini yapmak isteyen oyuncular.
Yıldızları aramadı
Song mu? Adeta defansın anahtarı. Hataları kapatan G.Saray’ın savunmasını yöneten ve bu takımın tek vazgeçemediği futbolcusu.
Öyle ki G.Saray, Beşiktaş’ın tüm hatlarını bağlamış, siyah beyazlı takımın top yapmaması için tüm önlemleri almıştı. Öyle ki, G.Saray gole giderken Beşiktaş kenar yönetimi bir anda sinirlendi ve yiyeceği golü sanki hissetti.
G.Saray’da kaleciden forvete kadar herkes rolünü iyi yapıyor. Kazanma duygusu tüm takımın ruhuna işlemiş. Demek oluyor ki, teknik direktör-futbolcu ilişkileri, sorumluluk, ortak inançlar, karşılıklı hırs ile bu derbiye hazırlanmıştı.
Herkes kabul etmeli ki, G.Saray ligde bulunduğu yeri, yani zirveyi hak ediyor. Neden mi? Ayhan yok, Hasan yok, Lincoln yok, Hakan Şükür yok... Yani yok oğlu yok. Ama takımdaki gençleşme ve yeni yapılanma aşısı iyi tuttu ve G.Saray, Beşiktaş maçında dahi bu yıldızlarını aramadı.