İKİ gün önce izlediğim Galatasaray'ın oyun felsefesinde aksaklıklar vardı. Dün ise uyarılar yerini buldu ki, futbolun icabı olan oyun kalıbı Galatasaray'da görüldü. O gün olmayanlar bu maçta vardı. Neler miydi...
Verkaçlar.
Yön değiştirme.
Kanatları kullanma.
Ayağa top yapma.
Derinliği görme.
Çabuk oynama.
Şut atma.
Pozisyon üretme.
İşte dün Galatasaray'ın oyun felsefesi buydu. Hepsini de yaptılar. Tamas, genç bir oyuncu, ilk defa forma giydi. Daha birinci günden olumlu sinyali verdi. Genç çocuk, Ergün gibi 'derin dondurucu'. Kademelere girmesini biliyor. Kafası toptan çok rakipte. Altyapı diyorlar ama, vallahi devamlı oynarsa, üstyapıda oynar.
Nazar değmesin
Kaptan Bülent, tecrübeli Frank De Boer ile bayağı uyum sağladı. Defansın sol kanadında bir çok kişi var. Bana göre de Ergün oranın adamı. Belki defans oynamayı sevmiyor ama sevecek. Bu Sabri hakikaten futbol için yaratılmış. Hem defansa yardım ediyor hem de hucümda var. Nazar değmesin.
Fatih Terim ilk kez birinci bölümde takımı tamamen değiştirmedi. O da oynanan futboldan memnundu ki, daha sonra değişiklikleri yaptı. Yoksa ikinci yarıda hemen değişiklik yapardı. Galatasaray, söylediğim futbol kurallarını uygularsa iyiye doğru gider. Bu oyunun devamı şart.