FUTBOL bir tiyatro sahnesi gibi. İkisinin ortak özelliği toplulukla oynanmasıdır.
Tiyatroda olduğu gibi futbolda da başrol oyuncuları vardır, diğerleri ise olayın kahramanlarıdır. Futbol oyununda, izlemekten zevk aldığımız yıldızlar ön plana çıkar. İşte size Arda. Topa öylesine hükmediyor ki, onunla oynamıyor adeta sevişiyor. Top da ondan hoşlanıyor olsa gerek, ayağına yakışıyor. Takımda dengeler bozulunca, kendisini orta alana atıyor ve oyunu yönetmeye başlıyor.
Lincoln idmansız olduğu için henüz istenilen kıvamda değil. Kısa sürede gerçek rolüne bürünecek ve izleyen herkesi büyüleyecektir. Arda ve Lincoln G.Saray’da başrole soyunan isimler. Bir de bu ikiliyi tamamlayan unsurlar var. Mehmet Topal-Ayhan Akman ikilisi bu göreve soyunan isimlerin başında geliyor. Başrol oyuncularına en büyük yardımı bu ikilisi yapıyor. Ya Sabri ile Hakan Balta’ya ne demeli? Sabri eski günlerine dönüş sinyalleri verdi. Sahada son derece diri bir görüntü sergiledi. Hakan Balta’nın futboluna diyecek yok. Oyun disiplini, servisleri, adam markajı yerinde ve dört dörtlük.
Kritik hatalar
Aydın gerilere kadar gelip top çıkarmakla kalmadı, sağ kanadı sık sık kullanarak "bu rolde ben de varım" mesajı verdi. Galatasaray’ın mendireklerinde sallantı var. Rakibe öyle pozisyonlar veriyorlar ki... Özellikle yan toplarda sarı kırmızılı takımın savunması büyük sıkıntı yaşıyor. Verilen pozisyonların çoğu kademe hatalarından kaynaklanıyor.
Malatyaspor oyunu çirkinleştirmedi, mücadelesini de verdi. Koskoca G.Saray’a kafa tutmaya çalıştı. Ancak gücü bir yere kadar yetti.
Galatasaray’ın eksikleri yok mu? Tabii ki var. Zaman zaman en kritik noktalarda olmayacak hatalar yapıyorlar. Geriye dönüşleri zayıf. Bu hataları güçlü takımlar karşısında yaparlarsa, dönüşü olmayan yola girerler.