Taş olur

BİR şarkısın sen, ömür boyu sürecek... Galatasaray takımına rahmetli Metin Oktay’dan sonra gelen en istikrarlı oyuncu; kuşkusuz Hakan Şükür.

Bugüne kadar hakkında binlerce şey yazıldı çizildi. Ama o her zaman dimdik ayakta kaldı. Şartlar ne olursa olsun, oynadığı her maçta takımı için elinden gelen her şeyi yaptı. Hakan Şükür, bu alemde kaldığı müddetçe kraldır. Bana göre, Hakan Şükür hakkında konuşanlar taş olur. Geldi, gidecek, onun gibi bir santrforu bir daha zor göreceğiz.

Galatasaray dün, Tromso maçının ezikliğini üzerinden atmıştı. Bütün futbolcular kazanma arzusuyla, hırsla yanıp tutuşuyordu. Onlara bu hırsı aşılayan kişi de Gerets’ti.

Anlatmakla bitmiyor

Galatasaray’da, yazmaktan her zaman zevk aldığım bir futbolcu var, o da Saidou. Adam futbolunu öyle geliştirmiş ki, anlatmakla bitmez. Hem savaşıyor hem top çalıyor hem de oyunu kuruyor. O kadar geniş alanı büyük bir ustalıkla yönetiyor.

Hemen önünde oynayan Necati ise, ne etliye ne sütlüye karışıyor. Hücumda iken var, savunmada yok. Hakan Şükür ağabeyi kendi ceza sahasına gidip top çıkarıyor, Necati, ‘Bana şöyle uzun bir top atın da işi bitireyim’ diye felsefe yapıyor.

Hasan Şaş öyle böyle ama sık sık kanatlardan orta sahaya gelip oyunu sıkıştırıyor. Kovalıyor, yırtınıyor, takımına faydalı olmak istiyor. Galatasaray savunması dün hakikaten istikrarlıydı. Orhan Ak, Yattara’yı başarıyla marke etti... Belli ki, rakibini iyi incelemiş, hangi pozisyonda neler yapacağını ezberlemişti. Trabzonspor büyük bir çöküş içinde... Bu, kendini iyice belli etti. Özellikle defansı hep açık verdi. Hakan, Heinz, Ümit ve Necati de onların bu zaaflarını golle cezalandırdı.

Bundan sonra Galatasaray’ın yapması gereken, savaşıp hedefe gitmek. Ağlaması, zırlaması, ağrısı, sızısı yok, sadece lig var.
Yazarın Tüm Yazıları