G.SARAY, dün akşam Ali Sami Yen'de son maçına çıktı. Ben de futbolculuğum döneminde bu sahada top koşturmuştum. O zaman zemini bozuktu, şimdi pırıl pırıl...
‘‘Yıkılacak, yenisi yapılacak’’ dediler, gittim ve sarı kırmızılı takımı son kez izledim mabedinde... Ömrümüz yeter mi bilemem, bu taraflara 2-3 sene daha uğramayacağım.
Ligde şampiyon belli olmuş, birçok takım ununu elemiş, eleğini asmış bile. Ali Sami Yen Stadı'ndaki izlediğim son maçta G.Saray'ın gençlerini büyüteç altına almaya çalıştım.Sabri, Sedat ve İlker'di G.Saray'ın genç ümitleri... Sabri, Genç Milli Takım'da yıllarca oynadı, bir türlü fırsat bulup, önünü açamadı. Agresif bir oyuncu olan Sabri'nin tek eksiği fiziği.
Gençleri kazanalım
Sedat, fizik olarak iyi durumda. Yarın, öbür gün ne yapar bilemeyiz. İlker'in ayağına top yakışıyor. Sol ayağı mükemmel ama o da mücadeleyi sevmiyor. Kendini geliştirirse G.Saray iyi bir oyuncu kazanır.
G.Saray teknik heyeti ve taraftarı bu gençlere tahammül ederse kazanırlar. Onlara sabır gösterilmeli. Dünkü maçta dikkatimi en çok çeken futbolcu Mehmet Polat'tı. Daha önceki maçlarda stoper olarak gördüğümüz bu futbolcu, dün orta sahada görev yaptı. İyi savaştı, golünü de attı. Futbolda o şurada oynuyor, bu burada oynuyor, her futbolcunun bir mevii var sözünü hiç sevmem. Futbolcu dediğin her yerde oynar.
Böylesi bir maçta yapılan bir anons karşısında şaşırdım kaldım. ‘‘Sakın koltukları sökmeyin’’ diyordu mikrofonun ucundaki ses. İnsanları anlamak çok zor.