Nerede o ruh?

DEPLASMANDA 2-1 kazandıkları Gaziantep maçı sonrası Galatasaraylı futbolcular ağız birliği etmişçesine, ‘‘96 ruhunu geri getireceğiz’’ diyorlardı. Sarı kırmızılı camiada herkes bu sözlere inamak istiyor, sabırla o günleri bekliyorlardı. Dün gece o ruhtan eser yoktu.

Futbolcular isteksiz ve soğuktu. Biraz da vurdumduymaz havalarındaydılar. Nerede o saat gibi tıkır tıkır işleyen takım?

Akçaabat Sebatspor'un gücü belli. Oldukça mütevazı bir takım. Maçın ilk bölümünde onlar da ‘‘Aman haddimizi bilelim, fazla açılmayalım’’ düşüncesini taşıyorlardı. Bacakları adeta tir tir titriyordu. İnanır mısınız, G.Saray ataklarının başlangıç noktaları Akçaabat Sebatsporlu futbolculardan gelen toplardı. Başta Tunç olmak üzere, Sebatlı oyuncular ‘‘buyur kardeş burdan yak’’ dercesine ikramda bulunuyorlardı.

Bratu hareketlendirdi

G.Saray ise Sabri, Cihan, Arif, Hakan Şükür ve Hasan Şaş olmak üzere beş oyuncu ile hücum ediyordu. Topu kazanan, üzerinde rakibin baskısını hissetmemesine rağmen kanatlardan ve ortadan doğru düzgün getiremiyordu. Hele bir Hasan Şaş vardı ki, dünkü görüntüsüne kendisi de inanmıyor, ‘‘ben nasıl top oynuyorum?’’ diye düşünüyordu herhalde. Her kazandığı topu kullanmakta zorluk çekiyordu. Cihan, rahat olmasına rağmen topu bitirici yerlere göndereceği yerde lüzumsuz yerlere atıyordu. Bereket versin, Frank de Boer bir serbest atışta fileleri havalandırdı da izleyenler biraz hareketlendi.

Fatih Terim oyunun ikinci bölümde Hasan'ı kenara alıp, Bratu'ya şans verdi. Rumen futbolcu da oyunu biraz olsun hareketlendirdi, arka arkaya gelen iki gol de de onun payı vardı.

Galatasaray ‘‘biraz rahatladım’’ zannetti ama, atılan bir gol bile Galatasaray ruhunu geri getirmemişti. Orta sahada görev yapan oyuncular ‘‘nasılsa bu işi bitirdik’’ dedi. Defans açıklar vermeye başlayınca, hücum etmeye hiç niyeti olmayan Akçaabat Sebatspor uyanıp, kendine geldi. Ve Galatasaray'ın defansının verdiği açıklardan yararlanıp sürpriz goller buldu.

G.Saray'ın bu isteksizliği ve soğuk futbolu herkesi şaşırttı. Sevinecekleri tek şey, atılan goller ve kazanılan 3 puandı.

Görünen bir gerçek var ki, sarı kırmızılı taraftarların artık sabrı kalmadı. Başta kaleci Mondragon olmak üzere futbolcularını yuhaladılar. Bunlar hiç de iyi sinyaller değil.
Yazarın Tüm Yazıları