Paylaş
Sporcu sağlığı mesela. O yüzden öncelikle ‘Geçmiş olsun Aydın’ demek lazım. Böyle bir talihsizlik, böyle bir ayak kırılması görüntüsü 40 yılda bir olur. Çünkü pozisyonda ne bir darbe var ne bir çarpma ne de kasti bir hareket... Sadece ‘Kader’ demek lazım belki yani böyle bir sakatlığın olacağı varmış maalesef. Ama saha da sertti. Bunu yetkililer de fark etmiş olmalı ki ikinci yarının başında ıslatarak yumuşatmak istediler ama iş işten geçmişti.
BAZILARI ÖNEMSEMİYOR
Maça dönersek, Mancini’nin arayışları devam etti. Kendisine göre bir oyun felsefesi olan İtalyan çalıştırıcı, bunu da sahaya yansıtmak istiyor. ‘Kayda değer’ her oyuncusunun kendi planına uygunluğunu araştırıyor. Ceyhun’un defansın göbeğindeki performansını tartıyor mesela. Yeni transfer Umut ise gayet rahat oynadı. Ama henüz yeterli değil. Riera ve Hakan için artık ekmek aslanın ağzında... Yeni transferler sonrası forma giymeleri zor...
Takımda bazı oyuncuların, bu tür maçları önemsemediğini görüyoruz. Daha ilk dakika dolmadan Burak’ın ofsaytta kalması, maç sonunda, haksız gibi dursa da, kırmızı kart görmesi, Chedjou’nun devamlı adam kaçırması bunun en büyük örnekleri. Tam tersi de var tabii bunun. Yekta mesela, ‘Ben buradan gitmem, oynayacağım’ demesi önemli. Salih, sağ kanatta güçlü fiziğiyle dikkat çekti.
İşte bütün bu artı ve eksikleri Mancini artık değerlendirecek. Çünkü belli bir zaman dilimini geride bıraktı. Kendi isteklerini, oyuncularının verdikleriyle kıyaslayıp en iyi sonuca ulaşmaya çalışacak. Endişeleri varsa bunları gidermek için elindeki oyuncuların neler yapabileceğini de artık büyük oranda denedi. Yani her futbolcusunun karnesi, Mancini’nin cebinde. Bakalım cebinde neler biriktirmiş?
Paylaş