GALATASARAY’ı iflasa hep aynı gerekçe sürüklüyor... Aslında "Nedir bu gerekçe" diye sormaya bile gerek yok.
Çünkü sorun açıkca ortada. Bilinçsiz transferler ve sorumsuzca yapılan anlaşma ve ödeme şekilleri... Galatasaray Kulübü yönetimde kim olursa olsun bazı yerlerde işi sıkı tutuyor, ama en önemli noktada sürekli lastik patlatıyor.
Şöyle bir kaç yıl öncesine bir bakın. Dönemin Teknik Direktörü Fatih Terim ve Galatasaray’da 2 yıl içinde neredeyse 30 futbolcuya imza atırılıp daha sonra hemen hemen hepsi geri gönderiliyor. Bunlara verilen paralar başkasının değil Galatasaray’ın cebinden çıkıyor ve bir hiç uğruna kül olup gidiyor. Sayalım mı birkaçını... Ali Lukunku,Christian, Horvath... Liste uzayıp gider. Galatasaray’ı aslında batağa sürükleyen acı gerçek bu.
Ve şimdi de son perde; Franck Ribery... Sen uyanıklık yap, adamın parasını ödeme. Bugün öderim, yarın öderim de. Sonra adam kuş gibi uçup gitsin. Ardından da çık, "Ribery art niyetliydi. Sözleşmemiz var. Paramızı çatır çatır alacağız" açıklamasını yap. Bir de davaya gitmeden önce Marsilya sana para teklif etsin, bunu sanki elinde garanti varmış gibi "Hayır ben daha fazlasını isterim" diyerek aç gözlülük yap.
Peki şimdi soruyorum ey G.Saray yönetimi nerede paralar? Hani nerede CAS’tan çıkan tazminat kararı? Nerede 10 milyon Euro? Cevap belli, karar aynı... G.Saray haksız ve üzerine sadece bir bardak su içecek. Bir de bunun üstüne hala diyorlar ki: "Alacağız efendim. Bu iş bitmedi"
Bırakın Allahınız severseniz, "Uçtu uçtu kuş uçtu..."