ÖYLE bir maç ki, anlayana aşk olsun. Koca bir birinci bölüm bitiyor, Galatasaray'ın sağ tarafı adeta 'kırık kanat' gibi.Rizespor, sarı kırmızılıları o bölgede tam anlamıyla kevgire çevirdi. Fahri diye bir futbolcu var, ekspres gibi gidip geliyordu. Ne Sabri, ne Cihan, ne de ortada gözükmeyen Conceiçao müdahale edemiyordu. Koca ilk 45 dakikada sarı kırmızılıların bir tek atağı bile yoktu. Orta sahayı rakibe teslim eden Galatasaray, bütün gol umudunu uzun toplara bağlamıştı. Bu arada topu istediği gibi kullanan Rizespor, iki tane yüzde yüz gol fırsatından yararlanamadı.Hata üstüne hataŞimdi diyeceksiniz ki, "Kardeşim Galatasaray maçı farklı aldı." Aldı ama nasıl aldı? Öncelikle Rizespor defansı, ilk bölümdeki disiplinin dışına çıkıp, hata üstüne hata yaptı. Nitekim ilk golü de kendi kalelerine attılar. Galibiyeti getiren ikinci faktör, Mondragon'un en kritik anlarda sahneye çıkıp yüzde yüz gol tehlikelerini kurtarmasıydı. Bütün bunların üstüne Hakan Şükür, Rizespor savunmasındaki akıl almaz hatalardan iki gol bulunca ev sahibi takımın yapacak bir şeyi kalmadı. Dün, Galatasaray'da mükemmel oynayan isimlerden biri de Ayhan'dı. Form grafiğini giderek yükselten bu oyuncu, sol kanatta hem hücumda hem defans anlayışında iyiydi. Şayet hakem, daha önceden sarı kartı bulunan Orhan'a, rakibinin kolunu çektiği pozisyonda ikinci sarıdan kırmızıyı gösterseydi, oyunun şekli çok daha farklı olurdu. Sonuç kesinlikle böyle olmazdı. Fark açıldıktan sonra Hagi, defansın arasına Bülent'i de koyup, işi garantiye aldı. Bir kez daha vurgulamakta yarar var; tabela kimseyi yanıltmasın. Bu skor, Rizespor'un oyun disiplininden kopuşunun eseridir. Son sözümüz de, bu maçta ilk kez forma giyen Ribery'ye... Çok hareketli bir oyuncu. Zamanla takıma çok faydası olacak. Her yönüyle iyi bir transfer.