ÖZEL maç olmasına rağmen, Almanya’nın dört bir yanından gelen gurbetçilerimiz Arena Stadı’nı adeta istila etmişti. Stat gerçekten muhteşemdi.
Böyle bir stat neden bizde yok diye kıskanmamak elde değil. Öyle bir stat ki, maç sonrasında stadın zemini kenara alınıp hava alması sağlanıyor. Gurbetçilerimizin maça gelmesi güzel ama, şu meşale yakmaları yok mu?.. Adamı deli ediyor. İçimden ‘Off Off’ demek geliyor.
Galatasaray, Antalya kampında yaptığı hazırlık maçlarında eksiklerini gördü. Bu eksiklerin başında kanat organizasyonları geliyordu. Hagi de antrenmanlarda bu noktaya parmak basıp, sıkıntıyı gidermeye çalıştı. Rumen hoca, yeni öğrettiklerini Schalke önünde uygulamaya geçirdi. İlk 5 dakikada her şey takır takırdı. Ne var ki, sonraki 2 dakika her şey ters yüz oldu. Birbiri ardına gelen ufak hatalar oyun kalıbını dalgalandırdı, bütün bölümleri sarstı. Bereket bu sarsılma sadece 2 dakika sürdü. Galatasaray oyunu yeniden forse etti.
Ya sen oyna ya Ergün’ü kullan
Takımdaki oyuncular, ‘10 numara aramızda var’ diyordu. İşaret ettikleri oyuncu Ergün Penbe idi. Hem derinlemesine, hem de kanatlara öyle toplar attı ki, tam anlamıyla adrese teslim. Hagi, bana soracak olursan, 10 numara aramana hiç gerek yok. Ya sen çık oyna, ya da Ergün’ü kullan. Tabii ki, böyle maçlarda değişimler yapacaksın, göreceksin futbolcularının ne yaptığını. Yaklaşan lig maçlarında kimlerden nasıl yararlanacağını tespit edeceksin. Ergün’ü orada kullan. Başka yerlere çekme. Ya oyundan al, ya da orada devam ettir.
Saidou ve Ümit kalsın
Hakan Şükür-Necati ikilisinin kalitesi tartışılmaz. Hakan, daha çok işler yapacağını bir kez daha gösterdi. Sol kanatta oynayan Ayhan, bu mevkinin adamı olmamasına rağmen, yüksek oyun zekası sayesinde çok faydalı oldu.
Hagi’ye bir sözüm daha var... Saidou ve Ümit Karan’ı sakın gönderme. Elindeki kadroyla barışık ol. Çünkü, ne Avrupa’da, ne de Türkiye’de bunlarla aynı ayarda oyuncuyu uygun fiyata bulamazsın. Üstelik bunlar giderse takımdaki iç huzuru da bozarsın. Yönetime, ‘Ben bu kadroyla devam edeceğim. Olursa olur, olmazsa olmaz’ deyip, kendini rahatlatman gerekir. ‘Acabalar’ seni üzer. Bu sefer sen muallakta kalırsın. Bir basın toplantısı yaparsın ‘Ben artık transfer filan istemiyorum’ diyerek, bütün spekülasyonları bıçak gibi kesersin.