Hayret ki hayret

Hayret ki hayret... Senin takımın üç günde bir maç yapıyor. Sahaya çıkıp, taraftarı memnun etmek için sahne alıyor.

Üstüne üstlük bir de şanssızlıktan mıdır nedir, hep yağmur altında oynuyor. Ama siz taraftarlar sahadaki futbolcuları ‘‘gıdıklayıp ateşleyeceğinize’’ kafanız başka yerlerde. Sahada olmayan Fatih Akyel'den bahsediyorsunuz. Sezon başında kulübe bir şey bırakmadan, çekti gitti. Fatih'i Fatih yapan da G.Saray'dı. Şimdi yok. Fener almış. Alır alır. Burada en büyük ayıp, sahada ter döküp bütün her şeyini veren futbolcuları bırakıyorsunuz, olmayan kişiden bahsediyorsunuz. Bu gönül verdiğiniz takımınızın sahadaki futbolcularına yapılan büyük bir saygısızlıktır. G.Saray taraftarına yakışmadı. Hasan Şaş, ‘‘Bir doğru üç yanlışı bozar’’ derler. Hasan devamlı pas hatası yaptı. Ama ilk golde bir pas attı, bütün yanlışları aldı götürdü. Doğruyu söylemek gerekirse, Hasan eski Hasan değil.

AYHAN YÜKSELİŞTE

Sergen
, oyunda kaldığı müddetçe önce sert futboluyla tanınan Vural'ın markajından kurtulup sahanın çeşitli bölgelerine gitti, kendisini kurtardı. Görevini yaptı. İkinci bölümde tribünde oturdu. Hakan Ünsal'da da büyük bir düşüş var. Hala kendini toparlayamadı. Aslında kuvvetli bir yapıya sahip. Lucescu ona bu kadar şans veriyorsa en iyisini yapması gerekir. Samsunspor haddini bildi. Önceleri defansın göbeğine bir set çekti. Bir yere kadar dayandı. Ondan sonra da pes etti. Aslında hiçbir zaman oyunu bırakmadı. 2 penaltı düdüğü çaldı, bence ikisi de penaltı değildi. İlk penaltıda önce Murat Ilgaz'a baktım. Tereddüt etti, sonra düdüğünü çaldı. Bence orada penaltı yoktu. Aslında yardımcısına bakıp karar verseydi, daha sağlıklı bir karar verirdi. Samsunspor'un penaltısında da Mehmet, Vedat'a takıldı. Bu kadar sık maç yapmasına ve bu kadar ağır şartlarda oynamasına rağmen G.Saray gücünü kaybetmiyor. Tabbi ki son dakikalarda Samsunspor'a verdiği pozisyonlar hariç. Bu arada Ayhan'ın da yükselişini devam ettirdiğini gördük.
Yazarın Tüm Yazıları