Günahlar ve sevaplar

BEN Galatasaray’da yıllardır kongre izliyorum, böylesini görmedim. Kar yağışı ve yoğun trafik bile kulüp üyelerinin Galatasaray Lisesi’ne gelmesini engelleyemedi.

Kulübün durumu kötüydü ve herkes görevini yapmak istiyordu. Koridorlarda Özhan Canaydın’ın Riva Projesi için herkes birbirine, "Bu acele niye?" diye veryansın ediyordu. Belli ki, Özhan Canaydın ve yönetimine karşı itimatlarını yitirmiÅŸlerdi.Â

Birçok kişi kürsüye gelip fikrini söyledi. İçlerinde az ama öz konuşan sadece bir kişi vardı... Eski başkanlardan Selahattin Beyazıt...

"Biz bir aileyiz" diye başladı konuşmasına ve şöyle devam etti:

"Büyüklerimiz, yetki kongresinin ertelenmesini istiyorsa buna karşı çıkmamız yanlış olur. Yönetimin de karşı çıkmasını anlayamıyorum."

İşte bu sözlerden sonra salonda alkışlar koptu. Doğru söze ne hacet...

Başkan Özhan Canaydın, duruşuyla ve bakışlarıyla rahatsızlığını belli ediyordu. Bir de oylama yapılsaydı, Canaydın daha fazla üzülecekti. Çünkü bu kongreden kesinlikle hayır çıkardı. İyi ki olmadı.

Yöneticiler mutsuzdu

Kongre üyeleri çıkan karar sonrasında bayağı mutluydu. Ama yöneticiler çok mutsuzdu ve çıkan karar için "Sadece zaman kaybına yol açacak" değerlendirmesini yapıyordu. Şimdi bu karardan sonra ıstırabı çekecek olan futbol şubesi. Çünkü mart ayına kadar hiçbir borçlanmaya gidilmeyecek ve gerekli olan yerlere paralar ödenmeyecek.

Bakıldığında kongre üyeleri Galatasaray’a sahip çıktıklarını gösterdi. Ama madalyanın diğer yüzü vardı ve kimse oraya bakmıyordu. Neydi madalyonun diğer yüzü. Kapıda bekleyen bankalar, alacakları ödenmeyen futbolcular... Bu taşın altına kim elini sokacak? Hiçkimse bu cesareti göstermeyecek, bir kenara çekilecek. Zaten yönetim kurulu üyeleri birbirleriyle ayrı düşmüşler. Şimdi daha da ayrılacaklar. Kimse elini cebine atmayacak ve bütün yük tekarr Canaydın’ın üzerine kalacak.

Hep ’ben’ dedi

Canaydın
’ın, dört yıllık başkanlığı süresince hataları da var, sevapları da. Kulübe bugün haciz gelmiyorsa bu, Canaydın’ın sayesindedir. Yeri geldi cebinden büyük miktarlarda para verdi Galatasaray’a. Bunlar sevaplarıydı. Günahlarına gelince... Yapılan işleri hep kendisi üstlendi, hep ’ben’ dedi, ’biz’ diyemedi. Üstüne üstlük işinin uzmanı olmayan kişilere önemli yetkiler verdi. Olan da Galatasaray’a oldu.

Dünkü kongrede çıkan manzara şuydu: Kongre üyeleri artık uyandı. Galatasaray’ı ’ben’ciler değil, ’biz’ciler yönetmeli.
Yazarın Tüm Yazıları