Tam maç başlıyordu ki, kapalı tribünden inen bir poster tüylerimi adeta diken diken etti.
Bir 10 numaralı forma aşağı doğru sarkıyordu. Üzerinde de ‘‘Metin Oktay’’ yazıyordu. 60'lı yılları yaşayanlar bilir. Ben o dönemin ikinci jenerasyonundayım. Yani 68 kuşağından. Kısa pantolonla onu seyreder, heyecandan titrerdim. Sonra genç oldum, 20 yaşında G.Birliği'nde forma giyerken karşılıklı oynama şansını yakaladım.
Ankara 19 Mayıs Stadı'nda yağmur yağıyordu. Kral Metin, kafayla öyle bir gol attı ki, parmak ısırtacak cinsten. Yenik duruma düşmüştük. Sonra bizde K.Burhan gecikmeden karşılığını verdi. Skor, 1-1 oldu. Maç bitmek üzereydi. Yağmur hızını artırmış, sırılsıklam olmuştuk. Derken, sağdan bir orta geldi. Kendimi bir an Metin Oktay zannettim. Yaradana sığınıp kafayı çaktım, gol oldu. 2-1 G.Birliği kazanmıştı. Maç bitiminde Metin ağabey sinirliydi. Herkese kızıyor, bağırıyor, çağırıyordu. Sonra yanıma gelip, ‘‘küçük’’ dedi, ‘‘Attığın golü arkadan izledim. Bayıldım. İnşallah devamını getirirsin.’’ Ağlamak istiyordum. Metin Oktay beni tebrik etmişti. İşte dün o tribündeki büyük formayı görünce, 68-69'lu yıllar aklıma geldi. Gözlerim yaşardı, tüylerim diken diken oldu...
BİRİLERİ ANLATMALI
Bu yeni nesilde sahada koşan G.Saraylı futbolcuların birçoğu Metin Oktay'ı bilmez. Anlatılması gerekirdi. Kimlere mi?. Önce hücum hattındaki oyunculara. Berkant ve Arif yapılan ortalara yükselemiyor, gol pozisyonu yaratamıyordu. Sonra kenardaki Lucescu'ya bakıyorum. Metin Oktay'ı tanırmış gibi Arif ve Berkant'a dönerek, kendi zıplayıp pozisyon almalarını gösteriyordu. Ama neredeee... Olmuyor, olmuyordu. G.Saray büyük değişimlere uğradı. Kolay değil, gidenler oldu. Ha bire eksiliyordu takım. Yani eski tramvayların makasları gibi karışıklık yaşanıyordu.
Sağ kanat adeta yoktu. Bu da normaldi. Zaman zaman Hasan Şaş geliyor, zaman zaman Sergen bu alana koşuyor, boşluğu doldurmaya çalışıyordu. Hele Bülent Akın orta sahada top kapıyor, bir de kaybediyor ki, önceki yazımdaki gibi ‘‘eyvah’’ diyordum.
Denizlispor iyi bir takım olduğu için katı savunma anlayışı içinde olmadı. Gerçek oyununu oynadı. Ama G.Saray fizik gücü eşit olduğu için mücadele ediyordu. Bir de bazı kişilerin ‘‘bu da futbolcu mu?’’ diye dudak büktüğü Victoria Mendez sol kanatta adeta fırtına gibiydi. Bir de Ergün kimsenin yapamadığını gerçekleştirip, yaklaşık 30 metreden şut atma düşüncesini hayata geçirdi ve golü yaptı. Burada puan kaybedebilirsin. Esas sınav çarşamba günü. Ya tamam ya devam diyeceksin. Nerede mi? Tabii ki, Sofya'da.