G.SARAY’ın oynadığı futbolu anladıysam arap olayım. Böyle futbol kaldı mı? Uzun top oynama devri kapandı.
Artık topu kendinde fazla tutma devri başladı. G.Saray öyle ki, ileride Hasan, İliç, Hakan Şükür, Necati, Heinz gibi oyuncular var, orta alan ise adeta boş bir büyük baklava tepsisi gibi. Bunu ancak Diyarbakırlı acemi futbolcular yer. Böyle futbol olur mu?
Defansta Song’la Tomas top kazanıyor, ne gelen var, ne giden. Yapacakları ne var? Uzun bir top. Aslında oyuna her zaman geriden başlanır, orta sahaya gönderilir ve orada kurulur. Ama G.Saray’da bunu görmek mümkün değil. Mondragon bile, hemen bir uzun top atayım da işi bitirelim düşüncesindeydi. Peki yapılan çalışmalar, oyun felsefesi, taktik antrenmanlar boşuna mı? O zaman taktiksel çalışmaları rafa kaldıralım, biri uzun vursun, ötekisi beklesin, gol olursa olsun.
Sorun orta alanda
Oyunun büyük bölümünde verkaç, kanat akını, bindirme, şut atma düşüncesi hemen hemen hiç yoktu. Maç, 5-0 da bitse, kanaatim değişmezdi. İki pas yaparak bir gol atıldı, düşünebiliyor musunuz? Koca G.Saray bu. Ne bekliyorsun? Pas verecek bir oyun, futbolun içinde olan tatbikatlar. Ama nerede? Şöyle bakarsan, vallahi de billahi de Diyarbakır, G.Saray’dan daha fazla topla oynadı, futbol adına daha güzel şeyler yaptı. Sıkça pozisyonlar yakaladı ama tecrübe işi bu ya, kolayı yapamadı.
Gol ararken gol yediler
Gerets’in artık bana göre düşünmesi gereken tek şey, orta sahayı daha kalabalık tutup, defans ve hücum adamları arasındaki iletişimi sağlamalı. Yoksa bu tür oyun felsefesi fazla bir şey getirmez. Birçok hücum adamın var. İstersen beşle, altıla, ama işin tesadüflere kalır.
Diyarbakırspor gol ararken, golü de yedi. Ama bravo Diyarbakırspor’a demek lazım. Oyunu hiç bırakmadı. Dişe diş mücadele ettiler. Taraftarı tebrik etmem lazım. Bayram olduğu için midir nedir, devamlı marş söyleyip, takımlarını desteklediler. İşte bu. Futbol seyircisi bu. Yoksa başka yerde, orada burada, hiçbir şey aramasınlar. İnandıkları biçimde takımlarını desteklemek için Ali Sami Yen’e koşmuşlar. Hem koşun, hem de takımınıza moral verin. Şimdi birlik, beraberlik zamanı.