Paylaş
Kadim kentin o çok karakteristik dokusu olmasa kendinizi Karaköy’de, Cihangir ya da Nişantaşı’nda bir sergi açılışında sanabilirdiniz. Hatta Contemporary İstanbul’un o yoğun açılışlarını hatırlattı bana. Mardin kentinin cazibesi kadar bienalin başarısını da eklemek gerekiyor bu ilginin nedenlerini sıralarken.
..
Bienal mekânlarından biri de restore edilip resmi olarak dün ziyarete açılan Süryani Katolik Meryem Ana Kilisesi. Taner Ceylan’ın Hazreti İsa’yı tasvir ettiği ‘Acıların Adamı’ adlı çalışması burada sergileniyor. Avrupa’da gördüğü bir fotoğraftan esinlenerek yapmış Ceylan tabloyu. Eserini gönderdiğinde hoş bir sürprizle karşılaşmış. Kilisenin deposunda o yaptığı resmin 400 yıllık bir ahşap heykelini bulup getirmiş yetkililer. Bu tesadüf çok heyecanlandırmış kendisini ve ikisini beraber sergileme kararı almış.
KİLİSE KAYITLARINDA VAR
Ancak beni o kilisede heyecanlandıran bir başka karşılaşma daha oldu. Kilisenin bağlı bulunduğu vakfın sorumlusu, kilisenin kuruluşunu ve yaptıkları restorasyonu anlatırken duvarda asılı duran ve kilisenin kapalı kaldığı yıllar boyunca rutubet nedeniyle zarar görmüş ve Yuhanna’nın resmedildiği tabloyu göstererek bunun bir Raphael tablosu olduğunu söyledi.
Önce şaka yaptığını sandım. Çok ciddiydi. İtalyan rönesansının bu büyük isminin tablosu Mardin’de bir kilise duvarında kötü şartlarda yıllarca kalmış olabilir miydi?
2009 yılında Londra’daki bir müzayedede Raphael’in bir ilham perisinin başını çizdiği karakalem çalışması tam 29 milyon sterline satılmış. Yani bu tabloya değer biçilmesi mümkün değil.
Yetkili kilise kayıtlarında tablonun Raphael’e ait olduğunun yazıldığını söyledi ve hikayesini anlattı.
1895 yılında Antuan Semheri tarafından yaptırılmış Süryani Katolik Meryem Ana Kilisesi. 1845 yılında kilise içindeki bölünme sonucunda Ortodoksluktan Katolikliğe geçen Antuan Semheri, Roma’ya gider ve Papa 9. Pius tarafından Doğu Katolik Kilisesi lideri olarak atanır. Geri döndüğü zaman buradaki katedrali inşa eder. Mardin Müzesi’ni de içine alan bir komplekstir ve müzenin bulunduğu bina Patrikhane binasıdır. Patrikhane’nin kilisesidir Meryem Ana Kilisesi. Semheri, o dönem Roma’dan gelirken birkaç tablo da getirir. Bunlardan birisi de Rönesans döneminin ünlü ressamı Raphael’e aittir. İşte o tablo halen kilisenin duvarında duruyor. Eğer doğruysa Mardin’in bir de paha biçilemez bir Raphael tablosu var şimdi.
Paylaş