Can'dan cevap: Türkiyeli denmez, Türk denir... Türkçe edebiyat denmez, Türk edebiyatı denir

Şair ve akademisyen Kaan Eminoğlu’nun ‘Türk edebiyatı’ yerine ‘Türkçe edebiyat’ başlığını kullanan yayınevlerini boykot çağrısı yapması üzerine başlayan tartışma devam ediyor.

Haberin Devamı

Listeye Can Yayınları’nı da ekleyen Eminoğlu bunun nedenini şöyle açıklamıştı: Can Yayınları, ‘Türkçe edebiyat’ demiyor ama Elsa Morante’nin ‘Arturo’nun Adası’ kitabının tanıtım kısmında çok daha vahim bir ‘hata’ yapıyor. Elsa Morante’nin İtalyan olduğunu belirtip yazarın okurlarının Türk değil, Türkiyeli olduğunu iddia ediyorlar!”

Candan cevap: Türkiyeli denmez, Türk denir... Türkçe edebiyat denmez, Türk edebiyatı denir

Can Yayınları Yönetim Kurulu Başkanı Can Öz dün sosyal medya hesabı Twitter üzerinden bir açıklama yaparak bu iddiaya cevap verdi. Yayınevinin kitaplarında politik olarak Türkiyeli değil Türk, Türkçe edebiyat değil Türk edebiyatı dendiğini söyledi, sözü edilen kitabın yeni baskısı yapılmadığı için ifadenin öyle kaldığının altını çizdi.

Haberin Devamı

Öz tartışmanın gerilime dönüşmesinin edebiyatçıların özgür tartışma ortamına zarar verdiğini belirterek şunları yazdı: “Öncelikle Can Yayınları’nda kitaplarda (yayınevinin kaleme aldığı yerlerde) Türkiyeli denmez, Türk denir. Türkçe edebiyat denmez, Türk edebiyatı denir; bu geleneksel olarak böyledir, yayınevinin de politika kararıdır. Sosyal medyada paylaşılan ‘Türkiyeli’ kullanımı, 2007 senesinde ilk ve tek baskısını yapmış, tekrar baskı olmadığı için düzeltilememiş bir kitabın arka kapak yazısındandır. O tarihlerde çıkmış böyle başka örnekler de var. Bu kitaplar tekrar baskı yaptıkça düzeltiliyor, yapmazsa da düzeltilemiyor. Web sitesinde de ‘Kimse kızmasın’ diye kitabın aslındaki metni değiştirmiyoruz doğal olarak. Bu konuda okurların tepki gösterme hakkına saygı duymakla birlikte, belki masum bir iki soruyla başlayan sürecin, çılgın kalabalıkların tam istediği cevabı almaması halinde tartışmaya, diskura asla yer bırakmayacak bir gerilime dönüşmesini de son derece tehlikeli, yayıncılık ve yazarlık ortamı için sakıncalı buluyorum. Pekâlâ bir yayıncı Türkiyeli demeyi tercih ediyor olabilir, siz de boykot edebilirsiniz, veya tam tersi. Ancak bu gerilimin ortasında iyice tedirgin ettiğiniz, haklı olmaktan çok kalabalık ve öfkeli olduğunuz için sindirdiğiniz yer yayıncılık değil, edebiyatçıların özgür tartışma ortamıdır. Okurları tenzih ediyorum, ancak edebiyat dünyasından olup da bu yangına körükle giden dostlarımızı esefle kınıyorum.  Saygılarımla.”

YENİ YILIN İLK MÜZAYEDESİ

YENİ yılın ilk müzayedesini gerçekleştiren Artam Antik A.Ş. çağdaş Türk sanatından önemli bir seçkiyle sanatseverlerin karşısında. 15 Ocak’ta gerçekleşecek ve 351 eserin yer aldığı müzayede, Erol Akyavaş, Burhan Doğançay, Neş’e Erdok, Adnan Varınca, Eşref Üren, Ferruh Başağa, Mübin Orhon, İbrahim Çallı, Hamit Görele, Asım İşler, Mehmet Güleryüz, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Abidin Dino, Fikret Mualla, Fahrelnissa Zeid, Sabri Berkel, Nuri İyem, Orhan Peker, Komet, Füreya Koral, Ömer Uluç, Feyhaman Duran, Neşet Günal, Tiraje Dikmen ve Adnan Çoker’in de aralarında bulunduğu ustaları buluşturuyor.

Candan cevap: Türkiyeli denmez, Türk denir... Türkçe edebiyat denmez, Türk edebiyatı denir

Resimlerinde bu toprakların yoksulluğunu, dramını, acılarını, gerçeklerini anlatan Neşet Günal’ın önemli bir serisine ait ‘Kapı Önü I’ 2 milyon 400 bin liralık açılış fiyatıyla müzayedenin en pahalı eseri.

Haberin Devamı

2017 yılında Tate Modern’in ‘20. yüzyılın en büyük kadın sanatçılarından biri’ olarak tanımladığı ve kapsamlı retrospektifini sunduğu Fahrelnissa Zeid’in figüratif, tuval üzerine yağlıboyası ‘Tarabya Plajı’ ise 1 milyon 700 bin TL’lik açılış fiyatına sahip.

İslam sanatı ve kültürü ile Batı sanatı, kültürü ve düşüncesi arasında özgün bir sentez kuran Erol Akyavaş’ın pek çok kitabında da yer alan önemli yapıtlarından ‘Sarı Lam Elif’, müzayedenin bir başka yüksek açılış rakamına sahip. Sanatçının 1992 tarihli, 150x126 cm ebatlarına sahip tuval üzerine karışık teknik tablosunun açılış rakamı 1 milyon 500 bin TL.

Müzayededeki tüm yapıtlar 15 Ocak’a kadar Maçka’daki Antik Palace’ta görülebilir.

Haberin Devamı

KİTAPTAN PERDEYE

Candan cevap: Türkiyeli denmez, Türk denir... Türkçe edebiyat denmez, Türk edebiyatı denir

TÜRK sinemasının temellerini oluşturur edebiyat uyarlamaları. Halide Edip Adıvar’dan Hüseyin Rahmi Gürpınar’a, Kerime Nadir’den Reşat Nuri Güntekin’e, Esat Mahmut Karakurt’tan Muazzez Tahsin Berkant’a pek çok yazarımızın eserleri, kimisi birden fazla olmak üzere beyazperdeye uyarlandı. Bir tür senaryo havuzuydu sinemacılarımız için. Beyoğlu Mis Sokak’taki Artizan Sanat’ta o dönem filmlerin afişlerinden oluşan bir sergi açılıyor yarın. Türk Sineması Araştırmaları (TSA) arşivinden özel bir seçki ‘Kitaptan Perdeye Film Afişleri’ adıyla sergilenecek. Sergi açılışının ardından saat 19.00’da Tuba Deniz moderatörlüğünde, sinema yazarı Burçak Evren ile sinemamızın edebiyat uyarlamaları ve afişler üzerine bir söyleşi gerçekleştirilecek. Değişen sinema anlayışının ve farklı dönemlerin afişlere yansımasını görmek ve konuşmayı dinlemek isteyenlere...

Yazarın Tüm Yazıları