Br/ Angelina

Evliliklerini, çocuklarını, giydiklerini, yediklerini, tatillerini yeterince konuşmamışız gibi, şimdi de boşanmalarını okuyacağız, tartışacağız, kısacası önümüzdeki günler Brangelina hayatımızı oldukça meşgul edecek.


Benim esas ilgimi çeken, boşanma haberini alır almaz, instagrama konu ile ilgili fotoğraflar koyan, yorumlarını belirten arkadaşlarım oldu. Brangelina ile ilgili Türk instagram kullanıcıları arasındaki en popüler söylem; "Yuva yıkanın yuvası olmaz" oldu.

HERŞEY KADININ SUÇU

Bilirsiniz, böyle boşanma durumlarında genelde herşey kadının suçu olur. Yok "Kendini çok saldı" denir, yok "Adamı idare edemedi" denir, hatta “aşkı, çocukları oldu” bile denir . Eğer söz konusu bir aldatma ise, bu sefer de suç hep diğer kadının olur.

Yahu bu adamların hiç mi suçu yok? Evli olan o, karısını aldatan o, yine de herkes kadına yüklenir de yüklenir. Bu boşanmanın da suçlu tarafı Angelina Jolie ilan edildi. "Biri de Brad Pitt yıllar önce karısını aldatmış, yuvasını yıkmıştı, bakın yine tutturamadı" dememiş, pes!

Bir de Jennifer Aniston'cılar var. Yahu üzerinden 10 sene geçmiş. Brad Pitt'in bin tane çocuğu olmuş, Jennifer Aniston'ın da sevgilileri. Herkes Aniston'ın bu durumdan çok mutlu olduğuna kanaat getirmiş. Sosyal medyadaki yorumların aksine, ben Jennifer Aniston'ın bu boşanmadan ekstra bir mutluluk duyduğunu düşünmüyorum. Akıllı bir insan, içinde 10 sene nefret taşır mı? Omuz silkip, hayatına devam etmiştir bence. Acaba biz de mi öyle yapsak?

DÜNYANIN EN KORKUNÇ SESİ, DÜNYANIN EN MUHTEŞEM KADINI!

Bir numaradır Meryl Streep! Duruşu, başarısı, güzelliği, yeteneği... Her filminde tekrar tekrar hayran eder insanı kendine. Benim de en sevdiğim, en beğendiğim aktristir.

Florence Foster Jenkins’i belki bilirsiniz. 1900’lerde New York’ta yaşayan bir elit. Sesi çok kötü, ancak kendine inanılmaz bir güveni var. En zor aryaları bile, sanki dünyanın en iyi sopranosuymuş gibi söylüyor. Tuhaflığı ve zenginliği sayesinde çok ta meşhur oluyor. Gerçek hayattan esinlenen filmde, Jenkins’i  Meryl Streep canlandırıyor ve o kadar iyi canlandırıyor ki, kötü şarkı söylemekte bu kadar başarılı olması sizi hayrete düşürüyor.

Filmde Jenkins’in, cesaretine, kendine güvenine ve inadına hayran kalıyorsunuz. Bütün kendini bilmezliğine rağmen, sempatikliği ve iyi niyetiyle, sizin de en sevdiğiniz karakter oluyor. Kendisiyle dalga geçildiğini anladığı zaman bile sergilediği bakış açısı, sizi derinden etkiliyor. Ayağa kalkıp, o kötü sesi, siz de alkışlamak istiyorsunuz.




Ne güzel değil mi bazı şeyleri sırf sevdiğiniz için yapmak? Alay ederler, eleştirirler korkusu olmadan, özgürce yaşamak. Ağzına sağlık Jenkins, belki sesinle değil ama karakterinle bana ilham verdin.

Filmde Hugh Grant ve Simon Helberg de var. Simon Helberg’in, tepkilerine ve mimiklerine kahkahalarla gülmeniz garanti!

Okullar açıldı! Sabah kahvaltısını hızlı geçiştirmek için, bir gün önceden pişirip saklayabileceğiniz Kakaolu Muzlu Muffinlerimi öneririm. Yapması oldukça kolay, tadı ise bir harika!

Yarın yine beklerim!

KAKAOLU MUZLU MUFFİN


Malzemeler

100 gram Şeker
   

200 ml Süt
   

60 gram Tereyağı
   

165 gram Un
   

2 Yumurta
   

25 gram Kakao

1 Muz
   

1 paket Kabartma Tozu
   

1 tutam Tarçın
   

1 yemek kaşığı Damla Çikolata

Adımlar

1-  Yumurtaları sütü ve eritilmiş tereyağını çırpın.

2-  Unu, kakaoyu, kabartma tozunu, şekeri ve tarçını ekleyip tekrar çırpın.

3-  Muzu çatalla ezin, karışıma ekleyin ve çırpın.

4-  Muffin kalıplarını doldurun ve üzerine damla çikolata serpin.

5-  Fırında 180 derecede 20 dakika pişirin. Afiyet olsun!