Paylaş
Drake’in dans müziğine yakınlığını Rihanna ile birlikte söylediği ‘Take Care’ daha sonra ‘Passionfruit’ ve belki de en çok ‘One Dance’ şarkılarıyla biraz olsun aşinaydık. Ama bu şarkılarına rağmen itiraf etmeliyim bir dans albümü yapmasını hiç beklemezdim. ‘Honestly, Nevermind’ çıkınca nerdeyse tüm müzik basınındaki eleştiri yazılarını okudum. Çoğunluk şok durumda ve mutlu. Bence bu durum iki şekilde açıklanabilir, pandemi hepimizi canından bezdirdi, herkes biraz eğlenmeye ve dans etmeye hasret. Kimi illa eleştirmek zorundayım tarzında olan müzik medyası Drake’i bu albümüyle de yerden yere vurmayı ihmal etmemiş. Kendini beğenmiş olması, narsist olmasını bu albümde de yenememiş diyerek yine de dans çabasına biraz olsun şapka çıkartmışlar.
Sanaçının 7. albümü geçen yıl ani vefatıyla tüm moda ve sanat dünyasını derinden sarsan Virgil Abloh’a adanmış. ‘Honestly, Nevermind’ gizemi ilk başlarda anlaşılmayan, çözülmesi ve sindirilmesi zamanla olabilecek özel bir albüm olduğunu düşünüyorum. Drake albümün yayımlanmasıyla beraber paylaştığı notunda onu hayata bağlayan şeyin nefes almak değil çalışmak olduğunu belirtmiş. Bunu da ancak üretmekle sağlayabildiği için insanların kafasında gezenleri kafiyeli bir şekilde söylemediği sürece hiç bir zaman anlaşılmadığının altını çizmiş. Ben bunu kendisini en iyi şarkılarıyla anlatıyor olduğu şeklinde yorumluyorum. Bunu yaparken de dilediği gibi özgür ve cesur olmayı bence her sanatçı gibi o da hakediyor.
Drake sürprizlerle dolu yeni albümünde Gordo, Black Coffee, 40 gibi birbirinden farklı yapımcılarla çalışmış. Kendi alanında dünya starı olan bir ismin böylesine farklı bir manevra ile dinleyicisini şaşırtması hem çok özel hem de bir devrim niteliği taşıyor. Albümün kapanış şarkısı hariç Drake yeni şarkılarında önceki çalışmalarına kıyasla neredeyse rap yapmıyor diyebilirim. Albümün yayımlanmasından kısa bir süre geçmiş olsa bile Drake gelen karışık yorumlara ithafen ‘Henüz anlamadıysanız sorun değil, yaptığımız bu! Alışmanızı bekliyoruz. Biz buradayız, artık bir sonrakine!” şeklinde cevap vermiş. Drake bu albümü tam anlamıyla keyfine göre, özgürce ve dans etmek için yaptığı çok açık, bence hepimiz biraz rahatlamayı ve boşvermeyi çoktan hakettik.
Yıldızlar: Texts Go Green, A Keeper, Calling My Name, Overdrive, Jimmy Cooks
Oscar’ımı Verdim Gitti: Falling Back, Sticky, Massive
Kraliçe B Geri Döndü!
Drake’in habersiz dans albümü yetmiyormuş gibi önceki gün Beyonce yeni şarkısı ‘BREAK MY SOUL’u yayımladı. Sadece şarkının sürpriz olması yetmiyor, Temmuz ayının sonunda kraliçe B’nin yeni albümü ‘RENAISSANCE’ da yayımlanıyor.
Sanatçının yedinci stüdyo albümü adından da anlaşılacağı gibi rönesans yani bir çeşit uyanışı bize fısıldıyor. Albümün ilk teklisi ‘BREAK MY SOUL’ nefis bir dans şarkısı olarak dinleyicisini ilk deneyimde yerinden kaldırıyor. ‘BREAK MY SOUL’ 90’ların unutulmaz dans klasiği Robin S’in ‘Show Me Love’ sample’ları içeriyor olması sanırım benim gibi birçok kişiyi dinler dinlemez kendisine mıknatıs gibi çekmiştir.
Geçtiğimiz yıl verdiği bir röportajda Beyonce, 7. albümü için çalışmalarını sürdürürken pandemi boyunca tüm insanlığın yaşadığı izolasyon ve zor günlerden sonra hepimizin yeniden seyahet etmek, sevmek, özgürce gülmek ve sarılmak ihtiyacından bahsetmiş.
Bir tür rönesansın ortaya çıktığına vurgu yapan sanatçı, kendisinin de bu kaçışı mümkün olan her şekilde beslemenin bir parçası olmak istediğinin altını çizmiş. Stüdyoda albüm hazırlamanın kendisine verdiği sevgi, tutku ve şifa hissinin başka hiçbir duyguya benzemediğini söyleyen sanatçı, 31 sene sonra tıpkı 9 yaşında hissettiği kadar heyecanlı olduğunu, yeni müziğinin kendisine bu duyguları yüklediğini söylemiş. Beyonce’u bu denli heyecanlandıran albüm bize neler yapar düşünemiyorum. ‘BREAK MY SOUL’ son iki senedir pandemi ile içimizdeki kırılan parçalar onarılsın, esas rönesans için Temmuz sonuna kendimizi hazırlayalım!
Paylaş