Paylaş
Hayri ÇETİNKAYA
Piyasalar geçen haftanın ikinci yarısından itibaren siyasi tedirginliği üzerinden atmaya başladı. CHP Lideri Deniz Baykal ile Başbakan Mesut Yılmaz'ın karşılıklı restleşmeleriyle açılan haftanın ikinci yarısında, tarafların yumuşamaları piyasaları da rahatlattı.
Özellikle CHP'nin kriz çıkartmayacakları yolundaki açıklamasından sonra, normale dönüş başladı. Siyasi tedirginliğin enaz gözlendiği bono oranları yüzde 100'ün altına geriledi. Gecelik oranlarda da, özellikle Merkez Bankası'nın bugünden itibaren İMKB repo piyasasında olmayacağını açıklamasının ardından düşüş yaşandı.
Siyasi gelişmelerden en çok etkilenen ve haftanın ilk yarısında 3 bin 800 puana kadar gerileyen borsa ise siyasi yumuşamanın etkisiyle haftayı 4 bin puanın üzerinde kapattı.
Borsada geçen hafta sonunda yeniden yakalanan olumlu havanın bu hafta da devam etmesi bekleniyor. O da bir şartla.. Siyasi cephede, yani CHP'den yeni bir olumsuz gelişme yaşanmazsa..
CHP'nin siyasi alanda atacağı her adım, mevcut hükümetin varlığını doğrudan ilgilendiriyor. Hükümetin durumu da piyasaları bağlıyor. Bu yüzden herkes CHP'yi yakın takibe almış durumda.
Sadece içerde de değil, yabancılar da Baykal'ın tavırlarını öğrenmeye çalışıyor. Haksız da değiller. İMKB'nin yarısından fazlası, yabancıların elinde. Geçen hafta, Baykal yurtdışında da en fazla konuşulan siyasi liderler arasına girmiş olabilir. KORUKÇU'YU TERLETMİŞLER
İş Bankası (C) hisselerinin satışı için nisan ortasında başlayan ve büyük bir başarı ile tamamlanan yurtiçi ön kayıt döneminin ardından geçen hafta da yurtdışı tanıtım turu yapıldı.
ÖİB yetkilileri, geçen hafta dünyanın dört bir yanında, büyük küçük pek çok yabancı yatırımcı ve fon yöneticisi ile bire bir görüşmeler yaptılar. Bu tanıtım turunda yabancıların ilk sorusu CHP ve Lideri Deniz Baykal'la ilgili olmuş. Çünkü CHP, Yılmaz hükümetini destekleyen siyasi bir parti olmanın yanısıra İş Bankası'nın da ortakları arasında bulunuyor.
Yaklaşık bir hafta süren dış tanıtım turuna, ÖİB yetkililerinin yanısıra İş Bankası yöneticileri de katıldı. Bu görüşmelerin, Londra, New York, Boston ayağında destek için İş Bankası Genel Müdürü Ünal Korukçu da hazır bulundu. Korukçu, bankacılık sektörümüzün duayeni durumunda.
Edindiğimiz bilgilere göre, İş Bankası ve Türkiye'nin yabancılara tanıtımının bazı bölümlerine aktif olarak katılan Korukçu'yu, yabancı fon yöneticileri biraz terletmiş. Yönettiği Banka'yı anlatmakta doğal olarak hiç zorlanmaya Korukçu'nun, yabancıların siyasi istikrar ve CHP'nin bundan sonraki tavrına ilişkin sorularında biraz sıkıntıya girmiş.
Ayrıca daha üniversiteyi yeni bitirmiş gençlerin, bilgi almak adına karşınıza geçip her türlü soruyu sorması da işin bir diğer cephesi.
Yine de İş Bankası'nın yabancılara tanıtımı tüm zorluklara katlanmaya değer. Hisselerin yerlilerden çok yabancılara satılması, daha yararlı olabilir. Herşeyden önce borsaya kurumsal yatırımcı getirir.. Yabancı, uzun vadeli düşündüğü için aldığı hisseleri hemen satmaya kalkışmayacaktır.
İş Bankası hisselerine yabancılardan da büyük talep geldiği biliniyor. Üstelik yabancıların talebi, yerli yatırımcılarınkinden daha gerçekçidir. Yabancılar alacaklarını söylüyorlarsa, alırlar. Fakat yerli yatırımcıların ön kayıtta talep ettikleri hisselerin tamamını alması beklemesin. İçerde, toplam talebin yarısı satılırsa, başarıdır.
Paylaş