Paylaş
Piyasalarda dün faiz ve borsa birlikte düştü. Bütçe rakamlarına ilişkin beklentilerin de etkisiyle geçen haftanın son işlem gününden itibaren hızla inişe geçen bono oranları dün de yüzde 90'ın altındaki seyrini sürdürdü.
Piyasada en fazla işlem gören Ağustos 2000 vadeli tahvillerin faizi dün de yüzde 89.5 düzeyinde seyretti. Bu tahvillerin faizi valörlü işlemlerde yüzde 88.5 düzeyine kadar geriledi. Faizlerin düşük seyrini sürdürmesinde, dün gelişen Dünya Bankası Türkiye Direktörü Ajay Chibber ve ABN AMRO Bank yetkililerinin açıklamaları etkili olduğu söylenebilir. Chibber, Reuters'a yaptığı açıklamada, Türkiye'deki reformları desteklemek için yapısal krediler kapsamında öngördükleri 3 milyar dolarlık kaynağın 1.5 milyar dolarlık bölümünü en kısa sürede verebileceklerini söyledi.
ABN AMRO Bank ise hazırladığı bir raporda, yatırımcılara Türk Hazine bonolarının riskini almalarını önerdiğinin açıklanmasının ardından, bonoda alımları biraz artırdığı gözlendi.
Olumlu sayılabilecek bu haberlerin yanısıra Merkez Bankası'nın da, repo ihalelerinin yanısıra interbankta fonlamaya devam etmesi piyasayı rahatlattı. Gecelik repo dün 2.5 puanlık düşüşle, yüzde 73 düzeyine geriledi.
Faizlerdeki düşüşün borsayı olumlu etkilemesi beklenirdi. Ancak bu gelişmenin hisse senedi yatırımlarını artırdığını söylemek zor.
Hafta başında resmen açıklanan 2000 yılı bütçe rakamlarının da gazıyla 6 bin puan sınırına dayanan borsa, önceki gün tekrar denenmesine karşın yakalayamadığı 6 bin puan seviyesinden dün biraz daha uzaklaştı. Borsa dün de 57 puan kayıpla 5 bin 912 puandan kapandı. Hisseler ortalama yüzde 0.92 oranında geriledi.
Borsada işlem hacminde de önemli bir artış olmaması, piyasaya para girişinin sınırlı düzeyde kaldığını gösteriyor. Borsada dün birinci seansta 43.5 trilyon, ikinci seansta da 40.5 trilyon lira olmak üzere günlük toplam işlem hacmi 84 trilyon lira düzeyinde gerçekleşti.
Borsada önümüzdeki günlerde Dünya Bankası ve IMF ile ilgili gelişmelerin yeni beklentiler yaratabilir. Bir bölümü 17 Ağustos sonrasındaki depremi kapsadığı için şirketlerin dokuz aylık bilançolarında büyük kár rakamları beklenmiyor.
Paylaş