Rakipleri Cem Yılmaz ve Acun

Boysanoğlu, kendi yoluna devam etmek ve sıfırdan bir şeyleri başarabilmek istediğini söylüyor. Ankara cemiyet hayatının genç kuşak temsilcileri arasında yer alan Boysanoğlu’nun farklı bir özelliği bulunuyor. Sürat tutkusu. Öyle ki, dünyaca ünlü bir spor otomobil markasının Ankara’daki belki de tek lisanslı sürücüsü. Lisansı alabilmek için uzun bir süre deneme sürüşlerine ve eğitimlerine katıldı. Bu lisansa sahip isimler arasında Cem Yılmaz ve Acun Ilıcalı gibi isimler de var. Boysanoğlu, 2011 yılında yapılan ve 20 sürücünün katıldığı bir yarışta ise saliselik bir farklı ikinci oldu. Bu lisansa sahip sürücüler, zaman zaman düzenlenen yarışmalara katılıyor ve markanın yeni modellerini test etme şansı buluyor.

Yüksek fiyat politikası tutmadı

Bir yılbaşını daha geride bıraktık. Kimi işletmeler, o geceden mutlu kimileri de mutsuz ayrıldı. Mutsuz ayrılanlar, yaptıkları hazırlığın karşılığını alamayanlar oldu. İnsanların mekan seçme konusundaki kriteri ise sunulan hizmet ve fiyat politikası oldu. Bazı işletmeler, normal mönüsüne sadece bir canlı müzik ekleyerek fiyatları üç-dört katına çıkardılar. Haliyle de, geceyi boş geçirdiler. Gece için özel bir hazırlık yapıp, programa çeşitli eğlenceler ekleyebilir ve bunu da fiyata yansıtabilirsiniz. Ama insanlara ‘tek gecelik müşteri’ gözüyle bakıp, üç-dört katı fiyat çekerseniz yeni yıla mutsuz girersiniz. Bu yılbaşını çok sayıda Ankaralı da, dışarıda eğlenerek geçirmeyi tercih etti. Kutlamaların en coşkulu yaşandığı yer ise Kuğulu Park oldu.

Restoranların açık büfe isyanı

Açık büfe özellikle hafta sonları kahvaltı ve brunchlarında uygulanıyor. Bazı mekanlar hafta içi gündüz servislerinde de açık büfe uygulamasına gidiyor. Ancak mekanların açık büfe ile ilgili bir şikayetleri var: İnsanların yiyebileceğinden çok daha fazlasını alması ve tabaktaki yemeklerin büyük kısmının yenemeyip atılması. Bu durum bazı restoran sahiplerini oldukça rahatsız ediyor ki, biraraya gelip bir açıklama yapmayı bile düşünüyorlar. Konuyla ilgili insanların bilinçlendirilip israfın önlenmesini istiyorlar. Haksız da değiller.