Paylaş
Türkiye ilk olarak mart ayının ilk haftasında tanıştığı koronavirüs vakaları ile mücadelesini üst seviyede sürdürüyor.
Ülkemizde bu nedenle de tam anlamı ile bir seferberlik ilan edilmiş durumda.
Ülkemiz hem ciddi bir milli dayanışma örneği ortaya koyuyor, hem de başta sağlık bakanlığı olmak üzere tüm kurumları ile ahenk içinde çalışmalarını sürdürüyor.
Elbetteki virüs salgınının sağlık alanındaki etkilerinin yanı sıra, ekonomik anlamda da ciddi yaraları oluyor, olmaya devam edecek.
Ve işin ekonomik boyutu tüm dünya ülkelerini vurmuş durumda.
Örneğin, virüs salgını sonrasında Fransa’da işsiz kalan insan sayısının 10 milyonu bulduğu açıklanmıştı.
Ve Amerika.
Herkesin hayallerini süsleyen Amerika ise virüs salgını ile artık mücadele edemez bir noktaya gelmiş durumda.
Amerika’da işsiz kalan insan sayısının 40 milyona yaklaştığı açıklandı.
Bu rakamlar, virüs sagını ile birlikte oluşan rakamlar.
Türkiye’de ise sanayi üretimi büyük oranda durmuş, esnafın bir bölümü ise kepenk indirmiş durumda.
*
Bu tabloda durmayan hatta üretimini artıran tek kesim var. Tarım.
Evet tarım sektörü üretimini durdurmak bir yana, devletin desteğini artırması ile birilkte daha da üst seviyelere taşımış durumda.
Devlet, tarım üretiminin artması ve durmaması için verdiği desteğin yanı sıra, özellikle sokağa çıkma yasaklarının olduğu günlerde tarım sektöründeki çalışanları ise yasaktan muaf tutarak tarım üretiminin önemini de ortaya koyuyor zaten.
*
Tarım üretiminde sevindirici bir gelişme de yine Orhangazi’de yaşanıyor.
Bilindiği gibi Orhangazi’nin ilk sanayi kuruluşlarından olan Elsan Elyaf birkaç yıl önce faaliyetini durdurmuştu.
Elsan Elyaf’ın fabrika sahasını ise geçtiğimiz yıl Oyak firması satın almıştı.
Herkes Oyak’ın bu alana kuracağı yeni fabrikayı merak ederken, kendi adıma beni son derece mutlu eden bir adım attı.
Oyak Elsan Elyaf fabrikasının açık alanı olan yaklaşık 600 dönümlük alanda Hektaş firması aracılığı ile yerli tohum üretimi yapmaya karar verdi.
Bu konudaki ruhsat başvurularını ise geçtiğimiz aylarda Orhangazi Belediyesi’ne yapmıştı.
Ve son olarak gördük ki virüsle mücadele verdiğimiz şu günlerde Elsan Elyaf fabrikasının bulunduğu alanda hummalı bir çalışma başlatıldı.
Geçtiğimiz haftalarda yerli tohum ekimi yapılacak olan alanda alt yapı çalışması yapılmıştı.
Hafta sonunda ise yine bu alanda traktörlerin çalışmaya, ekim alanlarını yavaş yavaş hazırlamaya başladığını gördük ki, virüse rağmen bu konudaki çalışmaların aksamayacağını ve süreceğini de görmek bizleri ayrıca mutlu etti.
*
Bilindiği gibi yerli tohum üretimi konusunda ülkemiz son yıllarda önemli adımlar attı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da özellikle üzerinde durduğu yerli tohum üretimi hususunda hem destek var, hem de özel sektör eli ile yoğun bir çaba harcanıyor.
Yerli tohumda biz dışa bağımlılıktan kurtulacaksak, işte bu adımlar ve atılımlar sayesinde olacak.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli yerli tohum üretimi ile ilgili rakamları ise geçtiğimiz günlerde açıklamıştı.
Yerli tohum üretiminde Türkiye 2018 yılında 1 milyon 59 bin ton üretim yapmış.
2019’da ise üretim miktarı 1 milyon 130 bin tona çıkmış.
2020 yılında ise hedef 1 milyon 2550 bin ton.
Bu rakamlar da ortaya koyuyor ki, Türkiye yerli tohum üretiminde her geçen yıl daha üst seviyelere çıkacak.
Yine hatırlanacağı gibi Tarım ve Hayvancılık Bakanı Pakdemirli geçtiğimiz şubat ayında “Atadan Toruna Tohum Seferberliği” başlatmıştı.
Proje 4 ayaktan oluşacak.
Bu kapsamda 2 yılda 15 bin tohum üreticisine eğitim verilecek.
Morfolojik ve moleküler test laboratuvarları kurulacak.
Analiz Görüntüleme sistemi kurulacak ve son olarak da Fidan İhtisas Merkezi ile Ata Meyveleri Gen Bahçesi kurulacak.
Tüm bu gelişmeler bize şunu gösteriyor ki, tarım ve tohumculukta titiz bir çalışma yürütülüyor.
Özellikle genetiği ile oynanmış tohum ithalatından kurtulmamız, bununla birlikte yerli tohum üretimimizi artırmamız, ülkemizin sanayi ve teknolojideki gelişimi ile birlikte, tarımda da iyi yerlere geleceğimize işaret ediyor.
Paylaş