Paylaş
TOPLAM KREDİ KARTI HARCAMASININ YARISI, LİMİTİ 25 BİNİN ALTINDAKİLER
Geniş kesimlerin harcama davranışlarına da bakıldı.
Kredi kartı limiti 25 bin TL’ye kadar olanların toplam kredi kartı harcamalarının yarısından çoğunu yaptığı belirtiliyor.
Kredi kartı limiti 25 bin TL’nin altında olan bireylerin nispeten daha dar gelirli olması ve onların gündelik hayatlarını idame ettirirken kredi kartlarına ihtiyaç duyması nedeniyle bu alana dokunulmadı.
Bu nedenle limiti 25 bin TL’nin üstünde olan kredi kartlarında asgari ödeme tutarı yüzde 40’a çıkarıldı.
Kredi vadelerinde daralmaya gidilirken de benzer bir ayrıma gidildi. Bu nedenle 100 bin TL’nin altındaki ihtiyaç kredileriyle ilgili yeni bir düzenleme yapılmadı.
İhtiyaç kredilerindeki büyümenin çok büyük bir bölümü 100 bin TL’nin üzerindeki kredilerden kaynaklanıyor. Bu nedenle 100 bin TL üzerindeki kredilerin geri ödeme süresinin 36 aydan 24 aya indirildiği vurgulanıyor.
TÜRKİYE’NİN DERT HARİTASI
CHP’nin yeni çıkarttığı kitabın adı bu... Tek tek illerdeki sorunlar sıralanmış. Başında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kaleme aldığı sunuş bölümü var. İktidarın politikalarını eleştiren Kılıçdaroğlu, “20 yıldır Türkiye’yi yönetenler bugün Türkiye’yi sorunlar yumağıyla karşı karşıya bıraktılar. Türkiye’yi üretimden koparttılar. Tarımı mahvettiler. Mutfakta yangın var, millet perişan, eti gramla alıyor. Pahalılık, iflas, konkordato artık günlük hayatımızın bir parçası oldu” ifadesini kullanmış.
CHP’nin hazırladığı dert kitabında benim dikkatimi çekenlere gelince:
Her ilde ekonomik sorunlar ve işsizlik ilk sıralarda.
Birçok ilde hâlâ kız çocuğu evliliklerinin yer alması ise içimi yaktı.
Özellikle büyük illerde uyuşturucu kullanımının artış göstermesi de bir başka sıkıntı.
Bu arada bir ayrım yapılmamış, CHP’li belediyelerin sahip olduğu illerde de sıkıntılar baştan aşağıya yazılmış. Örneğin Ankara’da şehir içi trafik yoğunluğundan, içme suyunun kirli olmasına kadar var. İstanbul’da taksi sorunundan, gürültü kirliliğine kadar yazılmış.
BURSA’YI KEŞFETMEK
GAZETEMİZİN “Bursa’yı keşfet” projesi kapsamında ben de Bursa’ya gittim. Tabii ki ilk gidişim değildi. Güzel yemeklerinden tarihi eserlerine, kültüründen doğasına Bursa güzel bir şehir. Ben sizlere Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ile yaptığım sohbetten bölümleri aktaracağım:
‘NASIL BİR ŞEHİR İSTEDİKLERİ BURSALILARA SORULDU’
Seçime 17 ay kala göreve gelen Alinur Aktaş, her kesimden 10 bin 800 kişi ile görüşme yaptırarak, “Nasıl bir Bursa istiyorsunuz?” sorusunu yöneltmiş. Yanıtlar incelenmiş, Bursa’nın ihtiyaçları tespit edilip bir plan oluşturulmuş, uygulamaya geçilmiş. Bundan sonrasını Alinur Aktaş anlatıyor:
ESKİ ŞEHRİN RESTORASYONU
“Sanayi birinci sırada ama turizm ikide kalmış. Bursalılar fütursuzca sanayileşme istemiyor.
Daha yeşil Bursa özlemi vardı. Bunun için çalışmalar yapıldı, yapılıyor.
Turizme ağırlık verildi. Bu nedenle de öncelikle eski şehir yani tarihi şehir restore edildi. Büyük bir kısmı tamamlandı. Bir anlamda tarih, gün yüzüne çıkıyor.
Tarihi kapatan, kent silüetini bozan metruk binalar yıkıldı, yıkılıyor.
Turizm ana başlığı altında hedef tarih, kültür, inanç, doğa, spor, termal, sağlık ve gastronomi pazarlamak. Bunun için de turizm başkanlığı kurduk. Fuarlara katılıyoruz. Güney Kore, Japonya, Malezya hedef pazarlar.
Uludağ’ı kış turizmiyle sınırlamayıp 12 ay turizm bölgesi haline getirme hedefimiz var.
‘GENÇLERE ÖZEL İLGİ’
Gençler için konserler yapıyoruz, full çekiyor.
Sadece bu değil, gençlere ‘Ne yapalım sizler için?’ diye soruyoruz. Özel gençlik indirimleri getirdik. Kurslarda, marketlerde, bakkallarda özel indirimleri var.
Bursa aynı zamanda bir sanayi şehri. Sanayinin ihtiyacı olan ara elemanların yetiştirilmesi için meslek liselerinin belirli bölümlerinde burs vermeye başlıyoruz.
Kırtasiye destek çeklerimiz var.
Sosyal yardım için ise Kart 16 çıkarttık. İhtiyaç sahipleri bu kartlarla alkol ve sigara hariç tüm alışverişlerini yapabiliyorlar.
Ulaşımda beş büyük şehirde en ucuz Bursa. Belediye sübvanse ediyor.
‘ÇAYELİ’NDE MİTİNG YAPARAK BU İŞLER OLMAZ’
Devlet belediyelere para gönderiyor. İstanbul ikinci sırada, Bursa 18. sırada. Ama ben ağlamıyorum, kaynak üretmeye ve kaynakları verimli kullanmaya çalışıyorum.
Belediye sinekten yağ çıkarıyor.
Sadece 3-4 saat uyurum, senede 3-4 gün tatile giderim.
Yani belediye başkanlığı Çayeli’nde miting yaparak olmuyor.”
Paylaş