Paylaş
Anayasamızda göre cumhurbaşkanını millet adına Türkiye Büyük Millet Meclisi seçecek.
Hiçkimsenin bu iradeye bir dayatmada bulunması söz konusu olamaz.
Zaten olmadığını da geçtiğimiz günlerde ‘‘Demirel formülü’’nde gördük.
Ancak her vatandaşın 7 yıl süre ile ülkenin yazgısını doğrudan etkileyecek olan cumhurbaşkanı için isim önerme hakkı vardır.
Bu açıdan benim de bir vatandaş olarak kafamda bir isim var: Deniz Baykal.
Bu ismi duyunca Ecevit ile Yılmaz'ın tüylerinin diken diken olacağını tahmin ediyorum.
Yalnız onların da değil, çok sayıda politikacı ile vatandaşın da...
Ecevit ile Yılmaz'ın Baykal'ın değil kendisine, gölgesine bile oy vermeyeceklerini ve verdirmeyeceklerini de adım gibi biliyorum.
Ama duygular bir kenara bırakılarak, kin ve öfkelerden kurtulunarak soğukkanlılıkla düşünülürse, Baykal'ın cumhurbaşkanlığı için en uygun aday olacağı görülür.
İzin verirseniz kişisel gerekçelerimi açıklamaya çalışayım.
* * *
Deniz Baykal dürüsttür, en ufak bir şaibesi yoktur.
Halka yalan söylememiş, seçmenini kandırmamıştır.
30 yıllık politik yaşamında kendisine, yakınlarına ve taraf etrafına en ufak bir çıkar sağlamamıştır.
Akrabaları, eşi ve çocukları onun politik gücünü bir gün bile kullanmamıştır.
Bir kamuoyu araştırması yapılsa eminim ki eşinin ve çocuklarının adını kimse bilemez.
Hep laik, demokratik cumhuriyetten yana olmuş, politikada dini hiçbir zaman kullanmamıştır.
Ama toplumun inançlarına da hiçbir zaman saygısızlık etmemiştir.
Düzgün bir bilim adamı, dil bilen, kültürlü ve donanımlı bir aydındır.
Genç, sağlıklı ve düzgün bir fiziğe sahiptir.
Uzun bir iç politika deneyimi vardır. Usta bir konuşmacıdır. Halkla rahat ilişki kurar.
İyi bir sentezci, üretken ve yaratıcıdır.
Politikaya Ecevit tarafından sokulmuş olmasına rağmen hiçbir zaman kontenjan milletvekilliğini kabul etmemiş, memleketi Antalya'da siyasi mücadeleye girerek sandıktan çıkmayı tercih etmiştir.
Politik yaşamı boyunca sosyal adaletten, refahın adil bir şekilde paylaşılmasından yana olmuş, emeğin hakkını savunmuş, gelir dağıtımının çarpıklığının düzeltilmesi için mücadele etmiştir.
* * *
Dış politikayı iyi bilir. Dışişleri bakanlığı sırasında ‘‘Kardak krizi’’nin çözülmesinde, Gümrük Birliği'ne girişimizde çok önemli katkıları olmuştur.
Uluslararası arenada saygın bir ismi vardır.
Birebir görüşmelerde tıpkı Demirel gibi etkileyicidir.
Uygar, çağdaş görünümü ve düşünce yapısıyla dışarda Türkiye'nin imajının düzelmesine önemli katkılarda bulunur.
Bütün bunların dışında şu anda fiili politikanın dışındadır.
Türk politik yaşamında seçim yenilgisinden sonra istifa etme onurunu gösteren ilk ve tek liderdir.
Deniz Baykal tarafsız, yetkilerini kullanan, kişilikli, inisiyatif sahibi bir cumhurbaşkanı olur.
İç ve dış dengeleri iyi bilir. Onları ustalıkla yönetebilir.
Demirel'den devralacağı bayrağı aynı başarıyla taşıyacak deneyim ve donanıma sahiptir.
Bugüne kadar liderlerin Çankaya için yaptıkları tanımlamalara nitelikleri açısından en uygun isimdir.
Bir kez daha belirtmek istiyorum. Yetki Meclis'indir.
Benim yaptığım, 30 yıldan fazla bir süre politikayı izleyen bir gazetecinin sade bir vatandaş olarak kişisel önerisidir.
Deniz Baykal, Çankaya için duygular, öfkeler, kinler bir tarafa bırakılarak üzerinde uzun uzun düşünülmesi gereken bir isimdir.
Paylaş