Paylaş
DERİN devlet deyin, engin devlet deyin, egemen güçler deyin... Ne derseniz deyin...
Karar verilmiştir...
Türkiye temizlenecek... Bundan da dönüş olamaz, bu süreci hiçbir güç durduramaz.
Meclis'te 15 dosyanın tamamı reddedildi ve Çiller, Yılmaz ile birlikte 10 eski bakan aklandı.
Aklananların ve aklayanların vicdanları rahat olabilir, ya da olmayabilir.
Ama şurası muhakkak ki bu aklamalar vatandaşları tatmin etmedi.
İnsanlarımızın kafalarındaki kuşkuların dağılmasına yetmedi.
Suçları olsun veya olmasın böyle bir aklanma yöntemi insanların boynuna asılan yaftaları ne yazık ki söküp atamıyor.
Meclis tarafından başlatılan ve aklamayla sonuçlandırılan soruşturmaların hangisi siyasidir, hangisi değildir bu birbirine karışmıştır.
Bu yöntemde yaşla kuru bir arada değerlendirilmekte, suçsuz olan temiz politikacılar da şaibe altında kalmaktadır.
Meclis denetimi yeni bir yapıya kavuşturulmalı, bunun için de gerekli anayasa değişiklikleri geciktirilmeden yapılmalıdır.
Parlamenter dokunulmazlığının sınırı daraltılmalı, yüz kızartıcı suçları işleyenler doğrudan yargı önüne çıkarılmalıdır.
Bunu sağlayan anayasa değişikliği yapıldığı zaman gerçek suçlularla, siyasi amaçla suçlananlar aynı kefeye konamayacaklar.
Suçsuz, temiz insanlar siyasi amaçlarla lekelenemeyecek.
* * *
Kimse endişeye kapılmasın, umutsuzluğa düşmesin.
Meclis'teki aklanmalar Türkiye'de başlatılan ve son zamanlarda hızlandırılan temizlenme hareketini hiçbir şekilde olumsuz etkilemez.
Süreç yürütülecektir.
Bundan dönüş olamaz.
Türkiye bağırsaklarını temizlemeyi ne pahasına olursa olsun sonuna kadar götürecektir.
Bu sürecin önünde durmaya kalkanlar da temizlenecektir.
Artık kirli dosyaların hasıraltı edilme dönemleri geride kaldı.
Kim pisliğe, yolsuzluğa bulaşmışsa bu temizlik hareketinden nasibini alacak, yaptıklarının hesabını verecektir.
Son zamanlarda birçoğumuzun aklının almadığı gelişmeleri bu gözlükle bir kez daha gözden geçirmek olan biteni daha anlamamızı sağlar.
Bunun ipuçları, cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde yaşadıklarımız iyi değerlendirdirildiği takdirde yakalanabilir.
İlerdeki yıllarda hiç kuşkusuz yaşadığımız ve Türkiye'nin yazgısını belirleyen tarihi çizgi bütün ayrıntılarıyla araştırmacılar tarafından yazılacaktır.
Bugün akıl erdiremediğimiz bir sürü olay da temiz Türkiye yaratıldığı zaman açıklığa kavuşacaktır.
* * *
Bu ülke, yıllardan beri temiz topluma ulaşmak için inanılmaz bir sancı çekiyor.
Ama devleti bir ahtapot gibi sarıp sarmayan kirli ve karanlık güçler bunu engelliyordu.
Ancak Türkiye yeni dünya düzeninde sadece kendisi için değil, dünya için önemli bir konuma gelince işler değişti.
Artık temizlenme kaçınılmaz hale geldi.
Türkiye ya temizlenip uygar dünyanın içinde yer alacak, ya da tarihin karanlıklarına yuvarlanıp yok olacaktı.
İşte derin devlet mi, engin devlet mi, egemen güçler mi, ne derseniz deyin temizlik harekátının düğmesine bastı.
Gelecek güzel, gelecek parlak...
Tertemiz, pırıl pırıl, demokrat, laik, insan haklarına saygılı bir hukuk devleti olarak Türkiye uygar dünyadaki saygın yerini alacaktır.
Bu günler çok uzak değil...
Paylaş