Paylaş
Partilerin birbirlerine üstünlük kurmadan birleşebilecekleri aday ancak Meclis dışından olabilirdi.
Hele bu kişi kamuoyunda yıpranmamış bir isimse ve saygın bir kurumun başında bulunuyorsa sağlanacak konsensüs daha kolay gerçekleşebilirdi.
Öyle de oldu.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer adı hemen her parti tarafından olumlu karşılandı.
Gerçi Fazilet Partisi'nin ne yapacağı belli olmaz, ama onlar bile Ahmet Necdet Sezer'e destek verdiler.
Meclis dışından bir adaya milletvekillerinden tepki gelebilir mi?
Şu anda böyle yaygın bir tepki beklenmiyor.
Milletvekilleri içerden aday çıkarılmamasını bir onur meselesi olarak görseler bile bu duygu ilk turda atlatılabilir.
Ahmet Necdet Sezer'in kişiliğine hiçbir itirazım yok.
Ancak siyaseti bilen, dış politikada deneyim sahibi, yabancı devlet adamlarıyla başa baş konuşabilecek kadar İngilizce'ye hákim bir aday Çankaya için daha uygun olurdu.
Örneğin, bir Deniz Baykal bu işi daha verimli götürebilirdi.
Ama Türkiye'de mantık çizgisinde buluşmak çoğu zaman mümkün olamıyor.
Neyse o defterleri kapatalım, karşı karşıya olduğumuz gerçeklere bakalım.
Başka adaylar olmasına rağmen Sezer ilk turda seçilebilirse bu Türkiye'nin demokratik saygınlığını artırır.
* * *
İçerden bir aday üzerinde anlaşılamaması, milletvekilleri arasında Çankaya'ya layık biri yok anlamına gelmez.
Çünkü Meclis içinden belirlenen adayın mensup olduğu partinin, ötekilere üstünlük sağladığı havası doğabilirdi.
Kamuoyu da bunu böyle algılayabilirdi.
Adayı kabul edilmeyen partiler, seçmenlerine durumu anlatmakta zorluk çekebilirlerdi.
İçerden bir isim üzerinde anlaşmanın önünde böyle psikolojik engel bulunuyordu.
Nitekim de olmadı. Anlaşma sağlanamadı. Partiler birbirlerinin adaylarına karşı çıktılar.
Şimdi Ahmet Necdet Sezer için genel bir onay varken adaylığını koyanların ısrarı, bir şans denemesinin ötesinde Meclis'te belirebilecek tepkilere umut bağlamaktan kaynaklanıyor olabilir.
Ama Ahmet Necdet Sezer ismi böyle yaygın bir tepkiye neden olmayacak gibi görünüyor.
Bir de Anayasa'nın, dördüncü turda bir sonuç alınamazsa seçimlerin yenilenmesi yaptırımı Meclis açısından caydırıcı olacak.
Bir yılını yeni dolduran milletvekillerinin riske girmeyecekleri kesindir.
Bu olgu Ahmet Necdet Sezer'in şansını artırır.
* * *
Bu uzlaşmanın sevindirici tarafı, cumhurbaşkanlığı seçiminin bir krize dönüşmeden çözüm yoluna girmesidir.
Bu, Türkiye'yi hem içerde, hem de dışarda rahatlatır, ülkemizin demokratik saygınlığını artırır.
Siyasi istikrarı yakalamış olan Türkiye, dalgalanmalara kapılmadan yoluna devam edebilecektir.
Bu da sevindirici bir durumdur.
Ülke çok önemli bir dönemden geçiyor. Krizlerle kaybedecek zamanımız yok.
Çok hassas dengeler üzerinde durgunluktan kurtulma savaşı veren ekonominin de rahat bir nefes alacağı kesindir.
Hangi yönden ele alırsanız alın, partilerin onaylayacakları bir aday üzerinde uzlaşılması Türkiye için yararlı olmuştur.
Ahmet Necdet Sezer'in cumhurbaşkanı görevinde yararlı olmasını diliyorum.
Özellikle bir hukuk adamı olarak Türkiye'nin demokratikleşme çabalarında lokomotif rolü oynamasını bekliyorum.
Paylaş