Yani... Lafla peynir gemisi yürütme devri kapanıyor.
Kim ne yapacak? Nasıl yapacak? Daha yoğun bir şekilde irdeleniyor.
Ve kent için söz söyleyenlerin geçmişleri...
Yaptıkları, icraatları...
Bunlar sadece İzmir için değil, demokrasi için de bir şans.
Eğri oturup doğru konuşalım:
İzmir, son yıllarda özellikle geleceğe dönük projeleriyle öne çıkıyor. Kentte, ulaşımdan çevre yatırımlarına, turizmden kültür-sanata ve fuarcılığa kadar uzanan farklı alanlarda önemli projeler gerçekleştiriliyor. Peşpeşe açılan yeni oteller, kentteki hareketliliğin en somut göstergelerinden birisi.
İzmir’deki bu hareket, düzenlendiği ülkelerde 30-40 milyon insanın ziyaret ettiği bir dünya sergisi olan EXPO 2015’e adaylık ile birlikte giderek daha büyük bir ivme kazandı.
Türkiye’nin batıya açılan penceresi İzmir, yeniden ulusal gündemdeki yerini almaya başladı.
İşte bu noktada; İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nden, kentin görüntüsünü değiştirecek yeni imar planı geçti...
Yeni İzmir, Alsancak Limanı ile Bayraklı - Turan arasında planlanacak.
Kimilerine göre bu bölge "İzmir’in Manhattan’ı" olacak.
Dikey yapılanmaya uygun imarı ile İzmir’i değiştirecek Yeni İzmir Projesi sayesinde kente yeni yatırımlar da gelecek.
Tabi bu çerçevede büyük istihdam sağlayan sektörlerin başında gelen turizm ve hizmet sektörü de bölgede hayat bulacak.
Ve hiç kuşku yok ki; milyarlarca dolar yatırım yapılacak.
Tabi her zaman ki "istemezükçüler" tadımızı kaçırmazsa...
Daha şimdiden bazı arsa sahipleri yatırım için arayış içine girdi.
Otel, iş ve alışveriş merkezi yapmak isteyen yerli ve yabancı yatırımcılar var.
Yeni Nazım İmar Planı ile kentin geleceği de şekillendirildi.
Yeni imar planıyla da artık İzmir’e gelen yatırımcı, nereye ne yapacağını bilecek.
Bunlar önemli gelişmeler.
Ne yapacağını bilmek?
Nasıl yapacağını bilmek?
Nerede yapacağını bilmek?
Yeni İzmir Projesi sayesinde İzmir’de geleceğe umutla bakılacak.