EXPO için büyük gün

PARİS 3 Mayıs 2006 tarihinde başlayan bir yolculuk bu. İlk imzalar, ilk heyecan.

Rakiplerin ortaya çıkması. Eksiklerin tamamlanması. Altyapının hazırlanması.

Kent için birlik, beraberlik. Sivil toplum örgütlerinin desteği. Hükümetin katkısı.

EXPO için Türkiye’de yürekler bir.

Milano mu, İzmir mi? İtalya mı, Türkiye mi?

Daha bu sorunun yanıtının bulunması için epey bir süre var.

Bu süre "daha çok çalışmak" demek.

EXPO için karar verecek BIE’nin (Uluslararası Sergiler Bürosu) en üst düzey yöneticilerinin Türkiye’de verdikleri mesajlar olumlu:

"Üzerinize düşenlerin büyük bölümü yapılmış. Aynı heyecanla çalışmaya, tanıtıma devam".

Aslında benzeri mesajlar İtalya için de verildi muhakkak.

Ama..Bazı avantajlarımız da var.

Papa’nın Türkiye ziyaretinden sonra "uygarlıklar buluşması" anlamında yeni bir şans.

Çatışma alanı gibi gösterilen dinlerin temel mesajları ile yaşanacak bir "sevgi, dostluk, dayanışma birlikteliği".

Neden mi? İlk kez bir Müslüman ülkede EXPO. Genç nüfusu ve büyüyen ekonomisi ile dünyada ilgi çeken bir ülkede. Dedim ya, "uzun ince bir yolculuk".

Hızlı ve etkili çalışma. İyi lobicilik. Bugün Paris’te EXPO günü.

Dün rutin ziyaretler vardı. EXPO için ısınma turları. Bugün ise büyük gün. Önce 2012 EXPO adayları Güney Kore, Fas ve Polonya’nın tanıtımı var. Ardından gözler İzmir ve Milano’da. Türkiye tarafı hazır. İnançlı.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile konuşuyorum:

"İyi bir süreç geçirdik. Hükümetle, sivil toplumla uyum içinde. Üstelik geniş çerçeveli bir planlama yaptık. Bu iş olacak.".

EXPO İcra ve İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş heyecanlı:

"Bu noktaya gelinmesi bile sevindirici. Ben şansımızı yüksek görüyorum. Dünya Türkiye ile yeni bir uzlaşı ve dayanışma penceresi aralamalı". Türkiye’nin sunumu yeni bir adım. O kadar mı? Yolculuğa devam. Ondan sonrası özellikle lobicilik. Her anlamda, her yerde. Çünkü oylamada dünyanın 98 ülkesinden yaklaşık 250 delege oy kullanacak. Yani..İşimiz çok. Olsun!

Öyle ya; EXPO ile önemli kapılar açılacak.

Türkiye’nin tanıtımı. Sürekli açık bir Fuar ile turizm ve ticaret hareketi. Üretim, istihdam artışı. Kentte altyapı gelişimi. Kültürel, sanatsal ve sportif hareketlilik. Yabancı yatırımcı ilgisi.

Daha bir çok şey. Belki cümleyi tamamlamak için erken ama:

"Hoş gel..".

Devamı iyi çalışarak..
Yazarın Tüm Yazıları