Acının hüznün insanları... Ama; ulusal birliğin temel yapı taşları...
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Hemen yanı başımızdaki insanlar Onlar. Komşularımız, akrabalarımız.
Yürekleri sevgi, beyinleri yaşadıkları topraklarla ilgili heyecan dolu.
Çalışkanlıkları, iş bilirlikleri dillere destan.
Sevgi, dayanışma ve paylaşım üçgeni; yaşam felsefeleri.
Acıyı bal eylemişler yıllarca.
Koparılan zincirlerden özgürlüğe, barışa koşmuşlar "çocuk gülümsemesi" gibi.
Bugün Türkiye’nin temel harcı Onlar. Balkanlılar... Rumelililer...
Bizim insanlarımız... Kimi Bosna’dan, kimi Bulgaristan’dan, kimi Kosova’dan, kimi Arnavutluk’tan, Girit’ten, Selanik’ten, kimi Makedonya’dan... Bizim oralardan... Mübadiller, göçmenler, soydaşlar. Ulusal birliğimizin temel yapı taşları.
İlk nesil büyük acılar çekti. Büyük sıkıntılar. Ayakta kalma mücadelesi verdi her şeye karşın.
Ya ikinci nesil? Onlar acı dolu hikayelerle büyüdü. Özlem türküleri ile umuda açılan pencerelerde.
Ve uzun bir uyum süreci. Ama hep çalıştılar. Hep bir kap sıcak çorba, hep bir küçücük sığınılacak mekan. Hep azla yetinme. "Azıcık aşım, kaygısız başım". Hoşgörü, sağduyu.
3. nesil daha şanslı elbette. Onları bekleyen aydınlık bir gelecek. Ama... Yüreklerde hep aynı sevgi, aynı heyecan. Kalplerde çarpan Türk bayrağının alı, beyazı.
Canlarımız Onlar. Büyük çilelerin, mücadelelerin insanları.
Şiirlere, şarkılara, hikaye ve romanlara konu oldular.
Tiyatroda, sinemada yaşadık Onların bitmeyen dramlarını.
Anılar, bitmeyen anılar. Zaman zaman Ulu Önder Atatürk’le kesişen anılar.